Eylül 2021 TUS Değerlendirmeleri ve Referanslar
2021 Eylül TUS sınavı, Anatomi soruları açısından son yıllardaki diğer sınavlarla karşılaştırdığımızda farklı bir sınav olmuştur. Her ne kadar soru dağılımı önceki sınavlara benzerlik göstermekteyse de, sınavda genellikle çok soru gelen kas ve dolaşım sisteminden hemen hemen hiç soru gelmemiştir. Bu konuların yerine genellikle birer soru gelen kemik ve eklem konularından toplam dört soru (biri eski soru) çıkmıştır.
Sınava giren adayların zorlandığı konulardan olan nöroanatomiden gelen 5 sorudan üç tanesi tamamen aynı olmasa bile eski sorudur. Her sınavda ortalama 4-5 soru gelen sinir sistemi sorularının dağılımı da eski sınavlarla benzerlik göstermekte olup ağırlık üç soru ile periferik sinir sistemindedir.
Bu sınavın zor sorularından biri solunum sisteminden (larynx) çıkmıştır. Ancak bu soruda istenilen bilgi hem İnfoTus Anatomi kitabında bulunan hem de derslerde vurgulanan bir konuya aittir. 2021 Eylül sınavında, a. tibialis posterior sorusu dışında kalp, arter,ven ve lenfatik sorusu yoktur. Aynı şekilde göz ve kulak ile ilgili de soru çıkmamıştır.
Sindirim sisteminden gelen 2 sorudan biri zor grupta, diğeri de orta dercede değerlendirilebilir. Zor olarak değerlendiridiğimiz soru bir Anatomi sorusundan çok Cerrahi sorusudur.
Eylül 2021 TUS sınavında üriner sitem ve erkek genital sistemi ile ilgili de soru gelmemiştir. Kadın genital sisteminden çıkan iki soru da kolay sorular olup bunlardan biri eski sorudur.
TusTime kaynakları Anatomi sorularının tamamını cevaplamaktadır. Sınavda sorulan bilgilerin önemli bir bölümü de derslerde vurgulanmıştır. Bunun dışında İnfoTus Anatomi kitabının cevapladığı dört klinik soru vardır. Ayrıca 14 anatomi sorusundan 6 tanesi geçen yıl yaptığımız deneme sınavlarında ya doğrudan ya da benzer şekilde sorulmuştur.
Sonuç olarak Eylül 2021 TUS sınavı, hazırladığımız kaynakları kullanan ve önerilen çalışma programını uygulayan adayların başarılı olacağının kanıtı olmuştur.
REFERANSLAR
EKLEM – Zorluk Seviyesi: Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 2. Infotus Anatomi 8. baskı, Sayfa 73″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
EKLEM – Zorluk Seviyesi: Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 3. Infotus Anatomi 8. baskı, Sayfa 113, 114″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
SİNİR SİSTEMİ – Zorluk Seviyesi: Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 5. Infotus Anatomi 8. baskı, Sayfa 22″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
KEMİK – Zorluk Seviyesi: Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 6. Infotus Anatomi 8. baskı, Sayfa 486″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
SİNİR SİSTEMİ – Zorluk Seviyesi: Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 7. Infotus Anatomi 8. baskı, Sayfa 24, 529, 532″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
SİNİR SİSTEMİ – Zorluk Seviyesi: Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 8. Infotus Anatomi 8. baskı, Sayfa 420″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
SİNİR SİSTEMİ – Zorluk Seviyesi: Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 9. Infotus Anatomi 8. baskı, Sayfa 458″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
SİNİR SİSTEMİ – Zorluk Seviyesi: Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 10. Infotus Anatomi 8. baskı, Sayfa 207″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
SOLUNUM – Zorluk Seviyesi: Zor
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 11. Infotus Anatomi 8. baskı, Sayfa 392″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
GENİTAL – Zorluk Seviyesi: Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 12. Infotus Anatomi 8. baskı, Sayfa 395″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
GENİTAL – Zorluk Seviyesi: Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 14. Infotus Anatomi 8. baskı, Sayfa 331, 334″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
SİNDİRİM – Zorluk Seviyesi: Orta
[/ultimate_modal]
DİĞER BRANŞLAR İÇİN REFERANSLAR
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/k-11-a-724x1024.jpg)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/k-37-a-724x1024.jpg)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/k-81-a-724x1024.jpg)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/k-88-a-724x1024.jpg)
Sınav orta-zor bir sınavdı. Toplamda 8 soru soruldu. Soruların konulara göre dağılımı şu şekildeydi;
Hücre:1
Epitel:1
Kas:1
Embriyoloji: 3 genital, üriner ve endokrin
Kan:1
Sindirim: 1
Bir histoloji, bir embriyoloji sorusu yorumlanarak çözülmesi beklenir şekilde kurgulanmışken, diğer sorular kitap bilgisi üzerine yapılandırılmıştı.
TUSTİME HİSTOLOJİ-EMBRİYOLOJİ EDİTÖRÜ
REFERANSLAR
Açıklama:
Soruda hücreler arası bağlantı kompleksleri konusu araştırılmıştır. İnfotus kitabından alınan aşağıdaki şekilde sorunun yanıtı net bir şekilde verilmiştir.
Zorluk: Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 16: INFOTUS HİSTOLOJİ-EMBRİYOLOJİ 6.Baskı sf: 36, 112, 196, 197, 203,” overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
Açıklama:
Soruda bir yorum aranmaktadır. Bu nedenle sorunun neyi aradığını anlamak önemlidir. Özetle aranan bilgi, bazal hücre adında bir tabaka hangi epitelde bulunmayacağıdır. Bazal tabaka diyebilmek için bunun üstünde başka tabaka ya da tabakaların bulunması gerekmektedir ki bu da çok katlı epiteli tanımlar. O halde seçeneklerde verilen yapıların epitelini hatırlayalım.
Olfaktor mukoza: Yalancı çok katlı
Kornea: Çok katlı yassı
Ürotelyum: Değişici çok katlı
Trakea: Yalancı çok katlı
Böbrek tübül: Tek katlı kübik
Bu durumda tek katlı olan epitel sorunun yanıtı olacağına göre yanıt E seçeneği olacaktır.
Zorluk: Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 17: INFOTUS HİSTOLOJİ-EMBRİYOLOJİ 6.Baskı sf: 67″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]Açıklama:
Oldukça kolay ve temel bir bilgiyi arayan sorudur. Düz kasta troponin bulunmaz. Kalsiyumun bağlandığı protein kalmodulin’dir.
Zorluk: Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 18: INFOTUS HİSTOLOJİ-EMBRİYOLOJİ 6.Baskı sf: 179″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]Açıklama:
Genital sistem embriyolojisi konusunda farklanmada moleküllerin görevini arayan zor sayılabilecek bir soru. Temel olarak SRY bilgisi tüm önermelerde bulunduğu için cümlenin devamındaki ikinci faktörün hangisi testis dönüşümünü uyarıyor konusunu arıyor.
Aşağıdaki referansta izleneceği gibi SRY, SOX9 ve SF1 testis, WNT4, DAX1, TAFII ovaryum gelişimini uyaran faktörlerdir.
Zorluk: Zor
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 19: INFOTUS HİSTOLOJİ-EMBRİYOLOJİ 6.Baskı sf: 192″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]Açıklama:
Soruda bir bilgi ve bir yorum aranmaktadır.
Önce bilgiyi hatırlayalım. Böbrek temel olarak iki kökene sahiptir. Metanefrojenik (metanefrik) blastem ve metanefrik divertikül (üreter tomurcuğu) bu iki yapı birbirini karşılıklı (resiprokal) uyarır ve bu uyarımın olmaması durumunda, doğal olarak, böbrek gelişimi olmayacak ve renal (böbrek) agenezi izlenecektir.
Zorluk: Zor
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 20: INFOTUS HİSTOLOJİ-EMBRİYOLOJİ 6.Baskı sf: 130-131″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]Açıklama:
Hipofiz bezinin nörohipofiz bölümü diensefalon tabanından gelişir ve nöroektoderm kökenlidir. Buradan salınan hormonlar oksitosin ve anti-diüretik hormonlardır.
Adenohipofiz ise ağız tavanından yani yüzey ektoderminden köken alır. Soruda verilen oksitosin dışındaki diğer hormonlar adenohipofizden salınır.
Zorluk: Zor
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 21: INFOTUS HİSTOLOJİ-EMBRİYOLOJİ 6.Baskı sf: 52 INFOTUS PATOLOJİ 6.Baskı sf: 32″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]Açıklama:
Eozinofiller parazitlerle savaşta görev alan kan hücreleridir. Eozinofillerde bulunan major basic protein, eozinofil katyonik protein, eozinofil peroksidaz, eozinofil kaynaklı nörotoksin parazitlere karşı güçlü sitotoksik etkiye sahiptir.
Zorluk: Zor
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 22: INFOTUS HİSTOLOJİ-EMBRİYOLOJİ 6.Baskı sf: 164″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]Açıklama:
M hücreleri Peyer plaklarının üstündeki epitelde bulunan apikal yüzeylerinde katlantılar olan hücrelerdir. Lümendeki antijenik yapıyı alıp komşuluğundaki immün sistem hücrelerine aktarma özelliği vardır. Aşağıda verilen referansta net olarak bu konu sunulmuştur.
Zorluk: Orta
[/ultimate_modal]
DİĞER BRANŞ REFERANSLARI
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/11.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/188.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/24.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/64.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/25-1.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/63.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/30.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/138.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/77.png)
[/ultimate_modal]
Merhaba sevgili arkadaşlar,
Uzun bir sınav süreci daha geride kaldı. Hepinizin gönlünüzce bir sonuç almanız dileğiyle fizyoloji sorularını değerlendirelim.
Öncelikle, bu sınavda fizyoloji soruları zor değildi, orta zorlukta bir sınavdı. Fizyoloji sorularında tartışmalı veya hatalı soru yoktu.
Fizyolojinin 10 sorunun 10’unu da TUSTİME İNFOTUS FİZYOLOJİ ve İNFOTUS FİZYOLOJİ SORU BANKASI kitaplarımız net bir şekilde referans olmuştur.
Beklenmedik, atipik denilebilecek bir soru yoktu. Sadece, yaşlılıkta kardiyovasküler değişimler biraz farklı bir soruydu ama yaşla birlikte ateroskleroza bağlı nabız basıncı artışı olduğu rahatlıkla çıkarılabilecek bir bilgiydi. Ana başlıklar altında değerlendirildiğinde soruların konu dağılımı dengeliydi.
TUSTİME eğitimlerimizde ve kitaplarımızda özellikle vurguladığımız yerlerden soruların gelmesi oldukça sevindiricidir. G proteini, kalsekestrin, arteriyal kompliyansın kan basıncına olan etkisi, her zaman söylediğimiz gibi asit salgısı, büyüme hormonunun metabolik etkileri beklenen bir konu, insülin ekzositozu ve ağrı iletimi eski iki sorunun yeni formatları olarak karşımıza çıkıyor. Yüksek frekansta işitme kaybı ve yaşlılıkta kardiyovasküler değişimler ilk defa ve yeni soru olarak değerlendirebiliriz.
Diğer branşlardan temel bilimlerden 4 soruya, klinik bilimlerden de 2 soruya sadece TUSTİME İNFOTUS FİZYOLOJİ kitabı net referans olmaktadır.
COVİD-19 pandemisinde bir taraftan toplumun sağlığı için çalışıp emek veren diğer taraftan da imkân buldukça bu sınav sürecini yürütmeye çalışan siz değerli meslektaşlarıma güzel bir gelecek dilerim.
TUSTİME FİZYOLOJİ EDİTÖRÜ
REFERANSLAR
F G proteini ile ilgili yapısal ve fonsiyonel bilgiyi ölçmeyi amaçlayan bir soru. Daha önceden Farmakolojiden çok benzer bir soru gelmişti. Onun için detaylı bilinmesi gerekir. Farklı derslerden soru olarak geliyor.
G PROTEİNİ:
- Gs, Gi, Gq, Gt gibi farklı tipleri vardır. Bunların hepsinin heterotrimerik α, β ve γ olmak üzere 3 alt birimi vardır.
- Ayrıca, hücrede Ras, Rab ve Rho/Rac gibi monomerik G proteinleri de vardır. Bunlar tek parçalıdır.
- G protein-kenetli reseptörler hücre zarını 7 kez aşar.
- Heterotrimerik G proteini, alfa alt birimine GTP bağlanması ile aktive olur.
- Alfa alt biriminin GTPaz enzimatik özelliği vardır.
- Alfa- alt birimi, membrandaki adenilat siklaz ve fosfolipaz C gibi efektörleri aktive eder.
- Fosfolipaz C, Gq aracılı iletide rol oynayan enzimlerdendir.
- Gs aracılığı ile adenilil siklazın aktive olması, hücre içinde cCAMP’nin artışı ile sonuçlanır.
- Hücre içinde cAMP artışı, protein kinaz A’yı aktive ederek hedef proteinleri fosforile eder.
- Gi proteinin alfa alt birimi aktive olunca hücre içinde cAMP seviyesinin artışını engeller.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 24: Infotus Fizyoloji 6. Baskı Syf: 109″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU: Kas Fizyolojisi ZORLUK DURUMU: Orta
F Kas ve sinir sisteminin ortak olduğu bir bilgiyi direkt olarak sorguluyor.
Normal kasın yapısını oluşturan lifler ektrafuzal liflerdir. Alfa motor nöronlar ektrafuzal liflerin motor innervasyonunu yapar.
Kas iğciğinin yapısında bulunan kasılabilme özellğine sahip liflere intrafüzal lifler denir. İntrafüzal lifler;
- Bir kapsülün içinde ve kas iğciğini oluştururlar.
- Ekstrafüzal liflere paralel yerleşimlidir.
- Kas iğcikleri, kasın boyundaki uzamayı algılarlar.
- Ani uzama bilgisini grup Ia (primer) ve daha yavaş boy uzaması grup II (sekonder) afferent lifleri ile omuriliğe götürürler.
- Intrafüzal liflerin, motor inervasyonunu gama-motor nöronlar
- Gama motor nöronlar normalden fazla deşarj yaparlarsa, kas iğciği hassaslaşır ve derin tendon refleksleri şiddetlenir. Bu durum üst motor nöron hasarında görülür.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 25: Infotus Fizyoloji 6. Baskı Syf: 100″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU: Kas Fizyolojisi ZORLUK DURUMU: Kolay
FKalsiyum bağlayan proteinler her zaman soru potansiyeli olan bir konudur. Bu soruda direct bilgi sorulmuş.
KALSİYUM BAĞLAYAN PROTEİNLER:
Her zaman soru potansiyeli olan konudur.
- Kalsekestrin: Terminal sisterna lümeninde Ca++ iyonlarına bağlanarak depolanmasını sağlar.
- Kalmodulin: Sinir ve düz kas stoplazmasında Ca++ iyonlarını bağlar.
- Kalbindin: İnce barsak epitelinde Ca++ emilimini sağlar. Vitamin-D, kalbindin yapımını artırır.
- Kalsinörin: Kalmodülin ile birleşerek T lenfositlerdeki Ca++ kanallarını kapatır. Bu hücrelerin aktive olmasında rol oynar. Siklosporin ve takrolimus gibi bazı immunsüpresif ilaçlar bu etkiyi bloke ederek immunsüpresyon yapar.
- Troponin-C: İskelet ve kalp kası stoplazmasında Ca++ iyonlarını bağlar.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 26: Infotus Fizyoloji 6. Baskı Syf: 134″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU: Kalp ve dolaşım Fizyolojisi ZORLUK DURUMU: Zor
Bu soru pek fizyolojide beklenen bir soru değil. Biraz bilgilinin kullanılması ve yorumlanması birazda geriatrik bilgiyle yapılabilir bir soru.
Ancak, soruyu kolaylaştıran en önemli kısım III numaralı önermenin kolaylıkla azalan değil artan olduğunun bilinmesidir.
Çünkü yaşla birlikte özellikle orta ve büyük damarlarda ateroskleroz oluşur. Bunun sonucu da nabız basıncı artar.
Bilindiği gibi nabız basıncı= Sistolik basınç – Diyastolik basınç
Aterosklerozda, sistolik basınç çok artar, diyastol ona oranla daha az artar. Bundan dolayı da nabız basıncı artar.
Yaşlılıkta ilgili diğer önermelerde ise;
- Sinüs düğümü pacemaker hücre sayısı azalır.
- Arteriyel kompliyans azalır. Damarlardaki sertleşmeye (ateroskleroz) bağlı olarak damarların esneyebilme yeteneği azalır.
- Erken diyastolik doluş hacmi azalır. Çünkü venöz genişlemelerin artması ve kalbin pompa gücünün zayıflaması venöz dönüşü olumsuz etkiler.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 27: Infotus Fizyoloji 6. Baskı Syf: 134″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU: Dolaşım Fizyolojisi ZORLUK DURUMU: Orta
FKan basıncını artırabilecek kardiyak ve vasküler etmenler birlikte değerlendirilmiş.
Damarlardaki sertleşmeye (ateroskleroz) bağlı olarak damarların esneyebilme yeteneği azalır.
Bu durum özellikle aorta gibi büyük ve renal arter gibi orta büyüklükteki damarlarda görülür.
Bunun sonucu, sistolik kan basıncı belirgin olarak artar.
Ancak, aort kompliyansının artması yani kendisine gelen kanı alabilmek için esneyebilme özelliğinin artması (aynı çocuklarda olduğu gibi) kan basının düşmesine neden olur.
Diğer seçeneklerde veriler durumlarda kan basıncı artar.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 28: Infotus Fizyoloji 6. Baskı Syf: 188″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU: GİS Fizyolojisi ZORLUK DURUMU: Orta
F Aynı bilginin farklı bir açıdan tekrar sorulması. Sindirim sisteminin vazgeçilmez konusu. Aşağıdaki şeklin her noktası soru potansiyeli taşıyor. Onun için iyi bilinmelidir.
Mide Asit Salgısının Düzenlenmesi:
Pariyetal hücre reseptörleri:
Vagusè Asetilkolin: M3 reseptörü, Gq proteini ve IP3/Ca+2 aracılı, H+ sekresyonunu uyarır.
Vagusè Gastrin: CCKB reseptörü. Gq proteini ve IP3/Ca+2 aracılı, H+ sekresyonunu uyarır
Gastrin è Histamin: H2 reseptörü; cAMP aracılı, H+ sekresyonunu uyarır
Şekil. Parietal hücrede H+ sekresyonunu uyaran ve inhibe eden faktörler.
Somatostatin ve prostaglandin E, Gi proteini yoluyla cAMP’yi baskılar. Bu yolla mide asit salgısını inhibe edip, koruyucu etki oluştururlar (PGE1 analoğu mizoprostol bu amaçla kullanılır).
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 29: Infotus Fizyoloji 6. Baskı Syf: 237-238″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU: Endokrin Fizyolojisi ZORLUK DURUMU: Kolay
FEski bir TUS sorusunun çok benzeri bir soru. Büyüme hormonun hiperglisemik etkisi tekrar soruldu.
BÜYÜME HORMONU (GH, SOMATOTROPİN)
- Somatotrop hücrelerden salgılanır. GH türe özgüdür. Epizodik salınır.
- GHRH hipotalamustan salınır. GH salınımını uyaran bir hormondur. Somatostatin ise gene hipotalamus parvoselüler nöronlarından salınan ancak GH salınımını
inhibe eden hormondur. GHRH hipotalamustan kendi salınımını inhibe eder. GH ve somatomedinler somatostatin salınımını uyarırlar. Somatomedinler de negatif feedback olarak GH salınımını inhibe eder.
Büyüme hormonunun direkt etkileri
- Diabetojenik (hiperglisemik etki): Karaciğerden glukoneogenez ile glikoz çıkışını artırır. Hiperglisemik etki, bazal insulin düzeyini arttırır.
- Kasta, glikoz girişini engeller (anti-insülin etki).
- Lipolize neden olur, plazma serbest yağ asitleri ve keton cisimlerini artırır.
- Plazma kolestrolünü azaltır.
- Protein sentezini artırır.
- Lipolizi ve protein sentezini artırması, yağsız vücut kitlesini artırır.
- Kan aminoasit ve üre azotu düzeyini azaltır. Pozitif nitrojen dengesi sağlar.
- Ca++,un bağırsaklardan emilimini arttırır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 30: Infotus Fizyoloji 6. Baskı Syf: 248″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU: Endokrin Fizyolojisi ZORLUK DURUMU: Orta
FSon yıllarda fakültelerdeki derslerin öğrenim hedefleri netleştikçe belli konulardan daha fazla soru gelmeye başladı. Bunlardan biri de insülin salgısı ve etkileri.
İNSÜLİN SALGILANMASI:
- Glikoz pankreasın beta hücresine GLUT–2 ile alınır.
- Kan glikozu arttığında, beta hücrelerinde ATP üretimi artar.
- Hücre içindeki yüksek ATP, ATP bağımlı potasyum kanallarını inhibe eder.
- Hücre dışına K+ çıkışı durur ve hücre depolarize
- Voltaj-kapılı Ca++ kanalları açılarak hücreye kalsiyum
- Ekzositozla, insülin salgılanır ve kana geçer.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 31: Infotus Fizyoloji 6. Baskı Syf: 79″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU: Nörofizyoloji ZORLUK DURUMU: Zor
F Özellikle uzun süre yüksek sesli ve gürültülü ortamlarda çalışmanın oluşturduğu ilk etkiyi sorguluyor.
Kokleada, skala timpaniyi skala mediadan ayıran yapı baziller membrandır.
Ses sinyallerin dönüşümünü sağlayan işitme reseptör hücrelerinin bulunduğu Korti organı baziller membranın üzerine yerleşir.
Seslerin frekans ayrımları Baziler membranın farklı ses frekansları için titreşim kalıbı (tonotopik titreşim özellik) içermesi sayesinde yapılabilir.
Yüksek frekanslı (tiz) sesler oval penceye yakın lifleri (A bölgesi), düşük frekanslı (bas) sesler helikotremaya yakın liflerin (C bölgesi) üzerindeki korti organını hareketlendirir.
Bu özellikten dolayı, yüksek ses maruziyetinde ilk önce oval penceye yakın hücrelerde kayıp olur.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 32: Infotus Fizyoloji 6. Baskı Syf: 66″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU: Nörofizyoloji ZORLUK DURUMU: Orta
F Santral ağrı inhibisyonu yapan yollar daha önce de sorulmuştu. Benzer bir soru.
AĞRI İNHİBİSYONU:
Spinal kord arka boynuzundaki kalsitonin gen ilişkili peptit salgılayan nöronlar bulunmaz. Bu madde dokularda ağrıdan dolayı ortaya çıkan kızarıklık ve ödemin oluşmasını sağlayan akson refleksinde görev alır.
Santral inhibitör alanlar:
- Periventriküler nükleus (enkefalin)
- Periaquaduktal gri madde (enkefalin)
- Raphe çekirdekleri (serotonin salgılar)
- Medulla spinalisteki lokal enkefalin nöronları
Anterolateral spinotalamik yol kollateral verdiği periventriküler nükleuslar ve periaquaduktal gri cevherde enkefalin nöronlarının uzantıları doğrudan beyin sapına uzanır ve burada iki tip nöronu aktive eder.
Bunlar Raphe çekirdeklerindeki serotonerjik ve bulbusun rostral ventromedialindeki norepinefrin salgılayan nöronlardır.
Bu iki grup nöronun uzantıları medulla spinalisteki lokal enkefalin nöronlarını aktive ederek analjezik etki gösterirler.
Ayrıca, beyin sapında norepinefrin salgılayan locus coeruleus nöronlarının uzantıları omurilik dorsal kökünde enkefalin aracılığı ile ağrıyı bloke eder.
Bu nedenle SSRI ve TAD gibi serotonin geri alımını bloke eden ilaçlar ağrı eşiğini yükseltir.
[/ultimate_modal]
DİĞER BRANŞ REFERANSLARI
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/107-3.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/172-2.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/19-1.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/240.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/269-1.png)
Değerli Meslektaşlarım, öncelikle hepinize geçmiş olsun diyorum ve gönlünüzdeki bölümü kazanacak bir sınav geçirdiğinizi umuyorum.
Sınav biyokimya açısından zorluk seviyesi orta sayılabilecek bir sınavdı. Ancak 22 biyokimya sorusunun 21 sorusuna referans vermek bizi mutlu etti. Bir soruda dahiliye, bir soruda kadın doğum kitabımızdan yardım aldık. Ayrıca İnfotus biyokimya kitabımız diğer branşlardan 6 soruya da referans olmuştur. Bu soruların benzerlerini hatta birebir aynılarını derslerde çözmek ve deneme sınavlarında sormuş olmak bizi oldukça motive etti.
Tüm meslektaşlarımıza meslek hayatlarında başarılar diliyorum.
REFERANSLAR
NADPH oluşturan enzimler;
- Heksoz monofosfat yolu: Sitoplazmada gerçekleşen bir metabolik yolaktır (Glukoz 6-fosfat DH ve 6-fosfoglukonat DH)
- Malik enzim (NADP bağımlı malat dehidrogenaz)
- İzositrat dehidrogenaz enzimin sitozolik formu NADPH oluşumunda görev alır. Bu enzimin mitokondriyal formu TCA’da görevli olup NADH oluşumundan sorumludur.
- Glutamat dehidrogenaz enzimi mitokondriyal yerleşimli olup hem NADH hem de NADPH oluşturabilen bir enzimdir.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 34: Infotus Biyokimya 7. Baskı sayfa 149,179″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”85″]KONUSU : Karbonhidratlar – ZORLUK DURUMU : Orta
Monosakkaritlerin İndirgenmesi (Şeker alkollerin oluşumu)
- Monosakkaridlerin aldehid veya keton gruplarının alkol gruplarına indirgenmesi ile oluşan bileşiklerdir.
- Böylece glukozdan sorbitol, mannozdan mannitol, galaktozdan galaktitol, fruktozdan mannitol ve sorbitol meydana gelir.
- Yapıya ilave edilen -0H– grubu moleküle hidrofilik özellik katar ve membranları geçebilme yeteneğinin kaybolmasına neden olur. Hücre dışına çıkamaz ve ozmotik etkiyle hücre içine su çekerler.
- Karaciğer, sperm ve over hücrelerinde glukoz sorbitol yolunda fruktoza dönüşür.
- Böbrek, retina, lens ve sinir hücrelerinde ise sorbitolden fruktoz oluşmaz ya da çok az oluşur.
- Sorbitol aldoz redüktaz enzimi ile oluşur. Bu enzim NADPH bağımlıdır. İnsüline duyarlı olmayan dokularda yüksek aktivite gösterir.
- Kontrolsüz DM hastalarında; hücrelerde biriken sorbitol ozmotik etkisiyle hücre içine su çeker ve DM komplikasyonları (nefropati, retinopati, katarakt, nöropati) gelişir.
- Aldolaz B enzimi eksiliğinde herediter fruktoz intoleransı ortaya çıkar.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 35: Infotus Biyokimya 7. Baskı sayfa 160″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”85″]KONUSU : Karbonhidratlar – ZORLUK DURUMU : Kolay
- Enolaz enzimin katalizi ile 2-fosfogliserat’dan yüksek enerjili bir bileşik olan fosfoenolpirüvat oluşur.
- Glikolizde suyun oluştuğu tek basamaktır.
- Enolaz enzimi sodyum florür ile inhibe olur.
- Kan glukoz ölçümünde sodyum florür kullanılır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 36: Infotus Biyokimya 7. Baskı sayfa 33, 34″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”85″]KONUSU : Genom organizasyonu ve gen ifadesi – ZORLUK DURUMU : Orta
- Nükleotid ekzisyon tamiri
- Baz ekzisyon tamirine göre DNA’daki daha büyük lezyonların tamiri bu yolla yapılır. Kastedilen bu büyük lezyonlardan en önemlisi UV ışınların etkisi ile oluşan primidin (timin) dimerleri
- Primidin dimerleri DNA’nın bir ipliği üzerinde yan yana duran timinler arasında kovalen bir bağ kurulması anlamına gelir. Bu durum DNA’da replikasyonu ve transkripsiyonu engeller. Ayrıca sigara dumanı sonucu oluşan hasarlarda bu tamir mekanizması ile düzeltilir.
- Nükleotid ekzisyon tamirinde süreç şu şekilde ilerler; öncelikle hatalı baz tanınır ve devamında hatalı baz ile birlikte etrafındaki nükleotidler kesilip çıkartılır.
- Bu hasarlı bazı tanıma ve devamındaki kesip çıkarma işlemi UV’ye özgü ekzonükleaz (A,B,C) enzimlerince gerçekleştirilir. Oluşan bu boşluk ise DNA polimeraz I ve DNA ligaz enzimlerince doldurulur.
- Nükleotid ekzisyon tamirindeki aksamalar sonucu meydana gelen hastalıklar; Kseroderma pigmentosum, Trikotiyodistrofi ve Cockayne
UV’ye özgü ekzonükleaz (A,B,C);
- Nükleotid ekzisyon tamirinde görevli bir enzimdir.
- UV ışınların etkisi ile oluşan primidin dimerleri ile etrafındaki nükleotidlerin kesilip çıkartılmasında görevlidir.
- Bu enzim defekti sonucu oluşan hastalık Kseroderma pigmentosum’dur.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 37: Infotus Biyokimya 7. Baskı sayfa 19, 20″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”85″]KONUSU : Genom organizasyonu ve gen ifadesi – ZORLUK DURUMU : Orta
- Nükleik asitler yapılarında bulundurduğu pürin ve primidin halkaları sayesinde 254-260 nm’de UV ışığı absorbe ederler. Bu sayede DNA molekülünün yapısı ve izolasyonu hakkında bilgi elde edilir.
- DNA’nın iki ipliği arasında bulunan hidrojen bağlarının sıcaklık artışı ya da kimyasal yollarla kopması ve iki ipliğin birbirinden ayrılmasına denaturasyon adı verilir.
- İki ipliğin yarısının açıldığı sıcaklığa DNA’nın erime derecesi (Tm) denir. G,C içeriği fazla olan DNA molekülünün Tm derecesi yüksek olacaktır.
- Denature edilmiş DNA’nın viskozitesi azalır, UV absorbsiyonu ise artar buna hiperkromik etki denir.
- Uygun ortam koşulları sağlandığında iki ipliğin tekrardan komplementeri ile birleşmesine ise renaturasyon denir.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 38: Infotus Biyokimya 7. Baskı sayfa 55″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”85″]KONUSU : Aminoasitler – ZORLUK DURUMU : Orta
- Polar (hidrofilik) aminoasitler
- Hidrofilik
- R grupları iyonlaşır ve proton alışverişi yapar.
- Hidrojen bağ oluşumuna katılır.
Proteinlerin dış kısımlarında yer alır.
Apolar/Nonpolar (hidrofobik) aminoasitler
- Triptofan, metionin, prolin, valin, lösin, izolösin, alanin, fenilalanin, glisin.
- Hidrofobik
- R grupları iyonlaşmaz ve proton alışverişi yapmaz.
- Hidrojen bağ oluşumuna katılmaz.
- Proteinlerin iç kısımlarında yer alır. Proteinlerin üç boyutlu yapılarının kazandırılmasında önemlidir.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 39: Infotus Biyokimya 7. Baskı sayfa 99″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”85″]KONUSU : Proteinler – ZORLUK DURUMU : Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 40: Infotus Biyokimya 7. Baskı sayfa 61″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”85″]KONUSU : Aminoasitler – ZORLUK DURUMU : Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 41: Infotus Biyokimya 7. Baskı sayfa 55″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”85″]KONUSU : Aminoasitler – ZORLUK DURUMU : Orta
Polar (hidrofilik) aminoasitler
- Hidrofilik
- R grupları iyonlaşır ve proton alışverişi yapar.
- Hidrojen bağ oluşumuna katılır.
- Proteinlerin dış kısımlarında yer alır.
Apolar/Nonpolar (hidrofobik) aminoasitler
- Triptofan, metionin, prolin, valin, lösin, izolösin, alanin, fenilalanin, glisin.
- Hidrofobik
- R grupları iyonlaşmaz ve proton alışverişi yapmaz.
- Hidrojen bağ oluşumuna katılmaz.
- Proteinlerin iç kısımlarında yer alır. Proteinlerin üç boyutlu yapılarının kazandırılmasında önemlidir.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 42: Infotus Biyokimya 7. Baskı sayfa 50″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”85″]KONUSU : Aminoasitler – ZORLUK DURUMU : Zor
izoelektrik pH (pI);
- Bir aminoasitin net yükünün sıfır olduğu pH değerine izoelektrik pH (pI)
- Aminoasitler bu değerde tamponlama yapmaz ve zwitterion halde bulunur.
- Elektirikli bir ortamda aminoasitler (proteinler) hareketsiz kalırlar.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 43: Infotus Biyokimya 7. Baskı sayfa 178″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”85″]KONUSU : Karbonhidratlar – ZORLUK DURUMU : Orta
ÜRONİK ASİT YOLU
- Karaciğer hücresinin sitoplazmasında gerçekleşir.
- Asidik şeker
- Bu yolakda glukoz 6-fosfattan glukronik asit ve pentozlar oluşur.
- İnsanda L-glukonolakton oksidaz enzimi yoktur. Bu sebeple C vitaminini sentezleyeme
- Üronik asit metabolizma bozukluğu ile giden hastalık esansiyel pentozüridir. Eksik olan enzim ksilitol dehidrogenaz L-ksilüloz idrarda artar.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 44: Infotus Biyokimya 7. Baskı sayfa 206″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”85″]KONUSU : Lipidler – ZORLUK DURUMU : Orta
- Keton cisimleri asetoasetat, β-hidroksibütirat ve asetondur.
- KC hücresi mitokondi matriksinde yağ asitleri beta oksidasyonu sonucu oluşan Asetil KoA molekülleri ile keton cisimleri sentezi başlar.
- İlk olarak iki molekül asetil KoA tiolaz enziminin katalizlediği bir reaksiyonla asetoasetil-KoA’yı oluşturur.
- Reaksiyonun devamında ise asetoasetil-KoA’nın bir molekül asetil KoA ile daha birleşmesi ile HMG-KoA (Beta-hidroksi-beta-metilglutaril-KoA) sentezlenir. Bu reaksiyonu katalizleyen enzim HMG-KoA sentazdır.
- HMG-KoA molekülü hem keton sentezinde hem de kolesterol sentezinde oluşan ortak bir moleküldür.
- HMG-KoA sitoplazmada oluşursa (insulin dönemi) kolesterol sentezine; mitokondride oluşursa (glukagon dönemi) keton sentezine gidecektir.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 45: Infotus Biyokimya 7. Baskı sayfa 186, 188″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”85″]KONUSU : Lipidler – ZORLUK DURUMU : Kolay
-
- Hidrofilik ve hidrofobik birimleri bir arada içeren moleküller amfipatik yapıdadır.
- 3 mol yağ asiti gliserol ile ester bağı yaparak triaçilgliserolü oluşturur.
- Yağ asitlerin depo
- Yapılarındaki karbon atomları karbonhidrat ve proteinlere göre daha fazla indirgendikleri için okside olduklarında çok daha fazla enerji Vücudun en büyük enerji depolarıdır.
- Saf hidrofobik Apolar, nonpolar bir bileşiktir.
- Hücre membranında yer almaz.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 46: Infotus Biyokimya 7. Baskı sayfa 40, 54″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”85″]KONUSU : Aminoasitler – ZORLUK DURUMU : Zor
-
- Post-translasyonel modifikasyonlar
- Post-translasyonel oluşan aminoasitler translasyon bittikten sonra aminoasitler üzerinde meydana gelen modifikasyonlarla oluşurlar.
- Post-translasyonel modifikasyonlar; karboksilasyon, hidroksilayon, fosforilasyon, prenilasyon, metillenme, glikozilasyon, sülfatasyon, asetilasyon.
- Metillizin ve metil histidin kas yapısında bulunurlar ve kas yıkım göstergesidir.
- Hidroksiprolin ve hidroksilizin en çok kollagen yapısında bulunurlar ve kemik yıkım göstergeleridir.
- Gama karboksiglutamat K-vit bağımlı proteinlerin yapısında bulunur.
- Asetilasyon/deasetilayon histon proteinlerin modifikasyonunu sağlar
- Histonların ADP ribozilasyonu DNA tamirinde görev alır.
- Prenilasyon proteinlerdeki sistein kalıntılarına bağlanır ve hücre membranındaki proteinlerin lipidlere kovalent olarak bağlanmasını sağlar.
- Post-translasyonel modifikasyonlar
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 47: Infotus Kadın Doğum 6. Baskı sayfa 228″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”85″]KONUSU : Hormonlar – ZORLUK DURUMU : Orta
-
- Mitokondride kolesterolün taşınmasını sağlayan STAR (Steroidogenik akut düzenleyici protein) proteinidir. Eksikliğinde tüm streoidogenez en başından bloke olur. Buna konjenital lipoid adrenal hiperplazi denir. Konjenital adrenal hiperplazinin en az görülen ve en ağır formudur.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 48: Infotus Biyokimya 7. Baskı sayfa 190″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”85″]KONUSU : Lipidler – ZORLUK DURUMU : Orta
Fosfatidilinozitol
- Fosfatidatın yapısına inozitol bağlanarak oluşur.
- Fosfatidilinozitol 4-5 bifosfat fosfolipaz C enzimi ile yıkılır.
- IP3 ve DAG ikincil habercileri oluşturur.
- İntraselüler sinyal iletiminde görev alır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 49: Infotus Biyokimya 7. Baskı sayfa 86, 87″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”85″]KONUSU : Proteinler – ZORLUK DURUMU : Orta
- Hücre dışına salgılanan prokollagenden ilk olarak amino ve karboksi uçları kesilerek uzaklaştırılır ve tropokollagen oluşur. Devamında da çapraz bağlar kurularak kollagenin modifikasyonları tamamlanmış olur.
- Çapraz bağda görevli aminoasit lizin ve hidroksilizin Lizin oksidaz enzimi görev alır. Bu enzim kofaktör olarak bakır kullanır. Reaksiyonda lizin ve hidroksilizin aminoasitleri oksidatif deaminasyona uğrar ve allizin/ hidroksiallizin yapıları oluşur.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 50: Infotus Biyokimya 7. Baskı sayfa 176″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”85″]KONUSU : Karbonhidratlar – ZORLUK DURUMU : Orta
-
- Oksijeni superokside çeviren enzim hücre membranında yer alan NADPH oksidazdır.
- Süperoksid dismutaz enzimiyle süperoksid molekülü hidrojen peroksiti (H2O2)oluşturur.
- Hidrojen peroksit klorür iyonu ile birleşir ve hipokloröz asit (HOCI–) oluşur. Bu reaksiyon myeloperoksidaz enzimi tarafından gerçekleştirilir.
Nötrofillerde fagozomlarda oluşan HOCI– bakteriler için oldukça toksiktir.
- Süperoksid oluşturan enzim; NADPH oksidaz
- H2O2 oluşturan enzim; süperoksid dismutaz
- H2O2’yi detoksifiye eden enzimler; katalaz ve glutatyon peroksidaz
- Hipokloröz asiti oluşturan enzim; miyeloperoksidaz
- Hipokloröz asit güçlü bir oksidan ajandır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 51: Infotus Biyokimya 7. Baskı sayfa 237″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”85″]KONUSU : Vitaminler – ZORLUK DURUMU : Orta
-
-
- Glutamat’tan gama-karboksiglutamat sentezi bir karboksilasyon reaksiyonudur ve K vitamini kullanılır.
- Sentezlenen bu modifiye amino asit; Faktör 2, 7, 9, 10, Protein C, Protein S ve Osteokalsin yapısına girer. Kalsiyum bağlayıcı protein olarak da adlandırılırlar.
- Protrombinin γ-karboksiglutamat birimleri negatif yüklü grupları nedeniyle pozitif yüklü kalsiyum iyonları için iyi bir şelatördür. Daha sonra protrombin- kalsiyum kompleksi, trombositlerin yüzeyinde bulunan ve kanın pıhtılaşması için gerekli olan fosfolipidlere bağlanma yeteneğI kazanır.
-
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 52: Infotus Biyokimya 7. Baskı sayfa 129″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”85″]KONUSU : Enzimler ve Klinik Biyokimya – ZORLUK DURUMU : Orta
Prostat spesifik antijen (PSA)
- Prostat kanserinde tarama amacı ile kullanılır.
- Prostat kanseri tanısında, tedavisinde ve izleminde kullanılır.
- Serum proteaz aktivitesine sahiptir
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 53: Infotus Dahiliye Cilt-2 8. Baskı sayfa 411″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”85″]KONUSU : Proteinler – ZORLUK DURUMU : Orta
[/ultimate_modal]
DİĞER BRANŞ REFERANSLARI
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/246.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/242.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/156-1.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/234.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/235.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/218.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/177.png)
Kıymetli meslektaşlarımız,
Emeklerinizin karşılığını bulduğu bir sınav dönemi geçirmiş olmanızı temenni ederek 2021 Eylül TUS sınavı hakkındaki yorumlamamıza geçelim…
Bilindiği gibi atipik ve zor sorularıyla, TUS’a girenler tarafından temel branşların neredeyse her sınav en zor branşı olarak gösterilen mikrobiyolojnin, bu sınav döneminde daha çözülebilir sorularla karşımıza geldiği bir sınav geçirdiğimizi söyleyebiliriz. Infotus mikrobiyoloji kaynak kitabı ile bu sınavdaki 22 mikrobiyoloji sorusuna referans verebilmekteyiz, diğer branşlardan da 11 soruya referans verebildik.
Elbette zorlayıcı ve atipik sorular olsa da sayıca geçmiş sınavlara bakınca bu soruların daha az olduğu bir sınav geçirdik. Dikkat çekici olan nokta zor soruların mevcut bilgilerimizle hedefe yönelik düşüldüğünde çözülebilir olmasıydı.
Önceki dönemlerdeki zor sorularda en fazla eleştiri yönelttiğimiz noktalardan birisi olan; mikrobiyolojinin beş ana branşının içerisinden çok derin ve spesifik noktalar sorulduğunda (örn: köpek parazitinin vektörü bir pirenin latince ismi gibi); hekimlerin meslek hayatına bir katkısı olmadığı gibi TUS’a çalışan ve emek veren herkesi zor durumda bırakan sınavlar atlatıyorduk. Bu açıdan bakıldığında son sınav özelinde mikrobiyoloji branşı olarak daha verimli bir sınav geçirdiğimizi söyleyebiliriz. Ayrıca 89. Deneme sınavında sorduğumuz üç sorunun çok benzeri soruların çıkması, yine geçmiş deneme sınavlarında sorduğumuz ve çokça vurguladığımız konulardan soruların gelmesi, yine üzerinde çok durduğumuz Francisella – sistein mevzusu, melanin’in hangi mantarın virülans faktörü olduğu gibi sorular da eski TUS sınav sorularını çözmenin önemini bize göstermektedir.
Sınavı atlatan tüm hekimlerimizin sonuçlarının gönüllerince olması en büyük temennimizdir. Yeni sınav dönemine hazırlanan yol arkadaşlarımızın ise bu sınav sorularından çıkartmalarını istediğimiz en önemli mesaj; deneme sınavlarını sonuçları ne olursa olsun çözmekten vazgeçmemeniz ve soruları açıklamalarıyla birlikte çok iyi analiz etmeniz olacaktır. Pek tabii ki geçmiş dönemlerdeki TUS sorularını çözmenin ve analiz etmenin de öneminin yadsınamaz bir gerçeklik olduğu aşikârdır.
Sonuçlar nasıl olursa olsun sizler için en hayırlı ve sizleri en mutlu edecek şekilde Eylül 21’ TUS sürecini tamamlamanız dileğiyle…
TUSTIME MİKROBİYOLOJİ EDİTÖRLERİ
Mikrobiyoloji sorularının zorluk dağılımı (Kişisel görüşlerimiz olduğunu belirtmek isteriz):
KOLAY: 8
ORTA: 10
ZOR: 4
TOPLAM:22
REFERANSLAR
Anaerobik enfeksiyonlarda, etken bakterilerin superoksit dismutaz, katalaz vb. oksidatif mekanizmaları olmadığı için bu bakterilerin oksijenle olabilecek temasları engellenmelidir. Anaerobik idrar yolu enfeksiyonu şüphesinde de en uygun örnek alım yöntemi enjektörle girerek suprapubik aspirasyon yapmak olacaktır.
KONUSU : Temel mikrobiyoloji
KOLAY-ZOR DURUMU : ORTA
DENEME SINAVI REFERANS:
- deneme sınavı 57.soru
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 56. Infotus mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 41″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 56: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Süzme (Filtrasyon): Serum gibi ısı veya kimyasallara dayanıksız sıvıların sterilizasyonunda süzme (filtrasyon) yöntemi kullanılır.
KONUSU : Temel mikrobiyoloji
KOLAY-ZOR DURUMU : KOLAY
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 57. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 171,27,31,189″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 57: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Bu soru EUCAST bilgisi ölçen ve kazanılmış antibiyotik dirençlerinin neredeyse tamamını sorgulayan zor bir soruydu.
Pseudomonas türlerinin tedavisinde sefepim kullanılabilen etkili sefalosporinlerdendir, fakat sefepim için intrensek dirençten bahsedilmemiştir. E.faecium tedavisinde vankomisin kullanılır fakat VanA geni kazanarak vankomisine dirençli duruma geçebilirler ve intrensek dirençten bahsedilemez. Stenotrophomonas maltophilia tedavisinde trimetropim sülfametaksazol kullanılır intrensek dirençten karbapenemler için bahsedildiğini hatırlayalım. Staphylococcus aureus için mecA geni kazanıldıktan sonra metsilin rezistansı gelişir ve intrensek bir direnç paterni değildir. Sorunun cevabı olan Klebsiella’da ampisilin direnci intrensek bir direnç mekanizmasıdır. Klebsiella tedavisinde 3.kuşak sefalosporin veya aminoglikozitler ile tedaviye başlansa da genişlemiş spektrumlu beta laktamaz üreterek beta laktam antibiyotik direncini oldukça sık geliştirebilmektedir.
KONUSU : Temel mikrobiyoloji
KOLAY-ZOR DURUMU : ZOR
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 58. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 165″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 58: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Francisella tularensis’in dünyada en fazla görüldüğü ülkelerden birisi Türkiye. Bu sebeple her TUS için bu bakterinin özellikleri önemlidir. Francisella tularensis sisteinli besiyerlerinde ürer, BCYE en sık kullanılan besiyerlerinin başında gelir.
KONUSU : Temel mikrobiyoloji
KOLAY-ZOR DURUMU : KOLAY
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 59. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 30,216″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 59: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Karbapenem grubu antibiyotiklerin anaerobik etkinlikleri mevcuttur. Ayrıca karbapenemler gram pozitif ve gram negatif etkinliği olan en genişş spektrumlu beta laktamlardır. Stenotrophomonas karbapenemlere intrensek dirençlidir
KONUSU : Temel mikrobiyoloji
KOLAY-ZOR DURUMU : ZOR
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 60. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 30″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 60: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Bakteriyel vajinozis için en öenmli iki tür Gardnerella ve Mobilincus türleridir. Her ikisi de zorunlu anaeroptur. Soru Mobilincus’un spesifik boyanma özelliklerinden bahsetmektedir fakat bakteriyel vajinoziste çok vurguladığımız Mobilincus türü sorgulanmıştır.
KONUSU : Temel mikrobiyoloji
KOLAY-ZOR DURUMU : ORTA
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 61. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 97″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 61: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Staphylococcus aureus; tuzlu ortamlarda üreyebilen ve mannitolü fermente edebilen, gram pozitif, katalaz ve koagülaz pozitif kok.
KONUSU : Temel mikrobiyoloji
KOLAY-ZOR DURUMU : KOLAY
DENEME REFERANSI 89.deneme 61. soru
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 62. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 111″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 62: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Kızıl hastalığı Streptococcus pyogenes’in eritrojenik toksinine (pirojenik ekzotoksinine) bağlı bir Tip IV gecikmiş tipte immun reaksiyon hastalığıdır. Çocukluk çağında, önce gövdede başlayıp vücuda yayılan döküntüler görülür, per oral solukluk ve pastia çizgilenmeleri diğer önemli bulgularıdır.
KONUSU : Temel mikrobiyoloji
KOLAY-ZOR DURUMU : KOLAY
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 63. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 164″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 63: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Brucelloz tanısında tarama testi olarak Rose Bengal kullanılır ve pozitif hastalara Wright tüp aglütinasyon testi yapılır. Bazen hastada klinik çok belirgin olmasına rağmen blokan antikorlar sebebiyle tüp aglütinasyon testi negatif gelir. Blokan antikorları nötralize eden coombs serumu kullanılarak yöntem tekrarlanır ve aglütinasyon elde edilmeye çalışılır
KONUSU : Temel mikrobiyoloji
KOLAY-ZOR DURUMU : ORTA
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 64. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 258″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 64: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Soru seçenekleri içerisinde Zika virüs Aedes cinsi sivrisinekler ile bulaşırken diğer seçeneklerin kan yoluyla bulaş gösterdiği görülmektedir.
Zika Virüs
• Flaviviridae ailesinden olan bir Arbovirüstür.
• Diğer flavivirüslerle yakın ilişkili (Dengue, Batı Nil, Sarı Humma).
• Zarflı ikozahedral kapsidli, pozitif polariteli tek iplikli RNA virüsüdür.
• Aedes aegypti cinsi sivrisineklerle bulaşır.
• Hastalık Brezilya, Şili, Kolombiya, El Salvador, Guatemala, Meksika, Paraguay ve Venezüella’ dan bildirilmiştir.
• En önemli bulaş yolu sivrisinekler ve cinsel temastır.
• Hastalar döküntü, konjunktivit, artralji ve hafif ateş ile başvurur.
• Gebe kadınlarda mikrosefali ile doğan bebeğe neden olabilir.
• Ayrıca Guillain-Barré sendromu ile ilişkilendirilmiştir.
KONUSU : Temel mikrobiyoloji
KOLAY-ZOR DURUMU : ORTA
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 65. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 256″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 65: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Bunya virüs ailesinden Nairovirüsler üzerinden giderek çözüme ulaşılacak bir soru. Nairovirüsler Kırım Kongo kanamalı ateşi yaparlar ve kene ile sıklıkla bulaş gösteren bir kanamalı ateş hastalığı yaparlar.
KONUSU : Temel mikrobiyoloji
KOLAY-ZOR DURUMU : ORTA
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 66. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 269″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 66: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Ebstein Barr Virüs (HHV 4) Öpücük Hastalığı: Herpes ailesinden yalnızca insanlarda enfeksiyon yapan zarflı DNA’lı virüsüdür. Virüs tükürükte bol bulunur ve orofarinks epitelinde ürer. B lenfositlerine CD 21 (Eski adı CR–2) reseptörlerine tutunarak girer. • Lökositlerin % 60–70’i mononükleer hücrelerdir. Bunların da büyük bir kısmı B lenfositi iken, kalan % 10’u atipik hücrelerdir (Downey hücreleri). Bunlar virüsle infekte B lenfositleri
öldürmeye yönelik olan sitotoksik T lenfositleridir
KONUSU : Temel mikrobiyoloji
KOLAY-ZOR DURUMU : KOLAY
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 67. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 272″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 67: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Human Herpes Virüs Tip –6 (Ekzantem subitum, Roseola infantum) HHV–6 altıncı hastalık etkenidir.
• T ve B hücrelerini enfekte eder. Altıncı hastalık, 6 ay – 3 yaş arası çocuklarda görülür. Kuluçka devri yaklaşık 15 gündür. Hastalığın ilk üç gününde çok yüksek ateş olur ve bazen konvülziyonla seyredebilir. Ateş sonlanıca döküntü başlar. Genellikle 3 gün ateş, 3 gün döküntü şeklinde 6 gün sürer
KONUSU : Temel mikrobiyoloji
KOLAY-ZOR DURUMU : KOLAY
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 68. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 318, 89.deneme sınavı 73.soru” overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 68: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Mucorales takımının en iyi bilinen üyeleri Mucor, Rhizopus ve Absidia’dır. Mucorales ailesi immunsupresiflerde ve diyabetik ketoasidozlularda özellikle sinüslerde mukoromikoza neden olurlar. Sporanjiospor mucorales takımının yayılması için kullandığı eşeysiz üreme yapısıdır.
KONUSU : Temel mikrobiyoloji
KOLAY-ZOR DURUMU : ORTA
DENEME SINAVI REFERANSI
89.deneme sınavı 73.soru
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 69. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 312, 77.deneme sınavı 75.soru” overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 69: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Blastomyces dermatitidis; Konidilerin solunması ile bulaşır. Mayası çift zonlu, tek tomurcukludur ve armuda benzer. Blastosporun (tomurcuk) tabanı geniştir. WI-1 proteini ile makrofajlara yapışır
Pulmoner enfeksiyon genellikle asemptomatiktir. Semptomatik vakalarda deride ülser (%70) ve kemikte litik lezyonlar görülür. İnsanlara bazen köpek ısırmasıyla da bulaşabilir.
Tedavi
• İtrakonazol, ketokonazol ve amfoterisin B kullanılır.
KONUSU : Temel mikrobiyoloji
KOLAY-ZOR DURUMU : ORTA
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 70. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 300″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 70: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Candida albicans’a ait en önemli virülans faktörleri:
1- Dokuya Adezyon
2- Maya-hif dönüşümü (Psödohif ve hif oluşturabilme)
3- Yüzey hidrofobikliği
4- Proteaz enzimi
5- Fenotipik dönüşüm
6- 37 derecede üreyebilme
Melanin ise Cryptococcus türlerine ait bir virülans faktörüdür.
KONUSU : Temel mikrobiyoloji
KOLAY-ZOR DURUMU : ORTA
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 71. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 354″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 71: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Sestodlar
- Dolaşım, solunum ve sindirim sistemleri yoktur. Besinler osmoz ile alırlar.
• Her segmentinde, hem dişi hem de erkek üreme organı bulundurur.
• Üreme potansiyeli çok yüksektir.
• Baş kısmında tutunmayı sağlayan 4 çekmen var (Diphyllobothrium latum hariç).
• Bazılarında yumurtalarda çengel yapıları olur.
KONUSU : Temel mikrobiyoloji
KOLAY-ZOR DURUMU : ORTA
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 72. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 325″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 72: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Patojenik amip olan Entemoeba histolytica’nın trofozoit yapısı bazen non-patojen türler olan Entemoeba coli, Entemoeba dispar, Entemoeba hartmanii gibi türlerden ayırt etmek birbirlerine olan benzerlikleri nedeniyle mümkün olmamaktadır. Bu türlere Trikrom boyama ve hatta enzim immünassay testleriyle adezin antijeni testi yapılması ayırıcı tanı açısından önem arz etmektedir.
KONUSU : Temel mikrobiyoloji
KOLAY-ZOR DURUMU : ZOR
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 73. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 64″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 73: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Dendritik Hücreler
• Kan dolaşımında değil, dokularda ve lenfatik sistem içinde bulunan antijen sunucu hücrelerdir.
• En iyi ve en profesyonel antijen sunan hücrelerdir.
• Dendritik hücreler üç çeşittir: klasik dendritik hücre (sadece T lenfositlere sunum yapar), foliküler dendritik hücre (sadece B lenfositlere sunum yapar) ve plasmasitoid dendritik hücre (periferik kanda interferon salgılama görevi vardır)
KONUSU : Temel mikrobiyoloji
KOLAY-ZOR DURUMU : KOLAY
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 74. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 15″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 74: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Polisakkarit yapısında kapsülüyle toplumda menenjitlere neden olan 3 önemli etkenin kapsül polisakkaritlerine karşı aşı mevcuttur:
Streptococcus pneumoniae, Neisseria meningitidis ve Haemophilus influenzae tip B
KONUSU : Temel mikrobiyoloji
KOLAY-ZOR DURUMU : KOLAY
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 75. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 86″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 75: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Alternatif yol
• Alternatif yolda antikora gerek yoktur. Doğal immünitenin elemanıdır
• Mikroorganizma ile ilk karşılaşmada en etkin yol alternatif yoldur.
• Bu yolda C3’ün spontan olarak veya C3 konvertaz aracılığıyla yıkılması sonucu oluşan C3b yabancı
hücre yüzeyine yapışır.
• Bu yolda önce C3b serumdaki B faktörü ile birleşerek C3bB ardından B faktörü D faktörünün
etkisiyle parçalanarak C3bBb oluşur. C3bBb C3 konvertaz etkisindedir.
• Properdin ise C3bBb’nin yıkımını engeller.
• Yeni oluşan C3b, C3bBb ile birleşerek C3bBbC3b’yi oluşturur. Bu da C5 konvertaz olarak etki eder.
C5 konvertaz etkisiyle C5b6789 kompleksi oluşur.
• Her üç yol sonucunda da C3, C3a ve C3b olmak üzere parçalanır.
• Her üç yolda da ortak olan merkezi molekül C3b’dir.
KONUSU : Temel mikrobiyoloji
KOLAY-ZOR DURUMU : ORTA
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 76. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 261″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 76: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
- Norovirus Norwalk ajanıdır. Su, besinlerle ve direkt temasla bulaşır.
• Kendiliğinden iyileşen, bulantı, kusma, kansız ve mukussuz ishal yapar.
• Şiddetli miyalji görülür. Klorlamaya dirençlidir.
• Salgın zamanlarında içme sularına hiperklorinasyon yapılmalıdır.
KONUSU : Temel mikrobiyoloji
KOLAY-ZOR DURUMU : ORTA
[/ultimate_modal]
DİĞER TEMEL BRANŞ REFERANSLARI
Stafilokoklarda saptanması muhtemel olan metsilin rezistansı dolayısıyla hem gram pozitif etkinliği güçlü hem de MRSA’ya etkili profilakside Vankomisin uygun seçenektir
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Klinik Soru 2. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 303″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]AÇIKLAMA:
Vorikonazol
• İnvazif fungal akciğer aspergillozunda ilk seçenek
- Vorikanozol görme bulanıklığı ve halüsülasyonlara neden olabilir.
- Vorikonazol hepatotoksiktir.
- Stevens-Johnson Sendomu gibi döküntüleri yapabilir.
- Gebelikde kullanılmaz (kategorisi D).
- Fotofobi gibi geri dönüşümlü görme değişikliklerine sebep olabilir
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Klinik Soru 3. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 388″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]AÇIKLAMA:
Bakteriyel Menenjitler Önemli Özellikleri
- Akut bakteriyel menenjit bakteriler tarafından yapılan ve ateş, bulantı, kusma, baş ağrısı, kasılmalar, koma, ense sertliği ile seyreden ölümcül bir hastalıktır.
- Bakteriyel menenjitlerde hızla antibiyotik tedavisine başlanmazsa ölümle sonuçlanır
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Klinik Soru 4. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 282″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]AÇIKLAMA:
- En sık akciğerde ve en çok asemptomatik enfeksiyon yapar. Immun suprese konakta (AIDS’lide)
menenjit yapar.
- Kapsüllü mantar inhalasyonla alınmasından sonra merkezi sinir sistemine geçip menenjit yapabilir.
- Mantar menenjitine en sık neden olan mantardır.
- C. neoformans’ın AIDS’li hastalarda menenjit dışında bazen altta yatan hastalığı olmayanlarda da enfeksiyon yapabilir.
HIV virüsü CD4 T hücre defekti yapar ve bu hastalarda menenjitin en sık sebeplerinden birisi Cryptococcus neoformans’tır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Klinik Soru 7. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 160″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]AÇIKLAMA:
Verilen olguda Legionella pnömonisi tariflenmektedir. Yüksek LDH, düşük sodyum ve atipik pnomonide Legionella düşünülmeli
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Klinik Soru 43. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 160″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]AÇIKLAMA:
Şiddetli kombine immün yetmezlik
• T hücre yetmezliğine sekonder B hücre yetersizliği var.
• IL-2 res g zinciri bozuk IL-4,7,11,15 kodlanamaz.
• T hücre maturasyonu olmaz ve rekürent bakteri, virüs, mantar enfeksiyonları görülür. Hastalarda hücresel immün yetmezlik görüldüğü için canlı aşı uygulanmamalıdır
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Klinik Soru 53. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 258″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]AÇIKLAMA:
Deng virüsü
• Dengue dünyada en yaygın sivrisinekle bulaşan hastalık.
• İnsan–sivrisinek–insan şeklinde yayılır.
• Aedes aegypti sinekleriyle bulaşır.
• Klasik deng (kemik kıran ateş) hastalığı olarak bilinir
• Hastalık ateş, halsizlik, öksürük ve baş ağrısı, eritemli döküntüler, plevral sıvı gibi belirtilerle başlar.
• Kas ve eklemlerde şiddetli ağrı olur.
• LAP, makülopapüler döküntü ve lenfopeni gelişir.
• Klasik deng geçiren hasta, ikinci serotiple enfekte olursa, kanamalı deng ateşi meydana gelir.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Klinik Soru 54. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 396″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]AÇIKLAMA:
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Klinik Soru 55. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 375″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]AÇIKLAMA:
- Kistik fibroziste
- 0-5 yaş arası en sık pnömoni etkeni: S.aureus ve H.influenza
- 5-25 yaş arası en sık pnömoni etken : Pseudomonas
- 26-35 yaş arası (terminal dönem) en sıklar: 1) MAC// 2)Steno// 3)Burkholderia
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Klinik Soru 58. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 277″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]AÇIKLAMA:
Parvovirüs B 19
- Parvovirüsler genomu en küçük, tek iplikli DNA virüsleridir. Defektif cinsleri ise (Dependovirüs
cinsi) çoğalmak için adenovirüse ihtiyaç duyar (Adeno-asosiye virüs).
- Zarfsızdır. Deterjanlara ve ısıya dirençlidir.
• Beşinci hastalık: Parvovirus B19 enfeksiyonunın en sık görülen formu 5. hastalıktır. Genellikle çocuk
yaşlarda ateş, baş ve boğaz ağrısı ile başlar. Bazen fark edilmeyecek kadar belirsizdir. Bazı olgularda hiç
ateş olmayabilir. Döküntü olur. Önce yüzde tokatlanmış çocuk görüntüsü, sonra gövde ve ekstremitelerin
proksimalinde makülopapüler tarzda döküntü başlar. Sonra bu döküntülerdedantel görünümü meydana
gelir. Artralji özellikle kadınlarda daha sıktır. Erişkinlerde en sık klinik bulgu eklem tutulumudur.
• Non immun hidrops fetallis: Parvovirüs B 19 hamilelikte edinildiğinde fetusta nonimmün
hidrops fetalise neden olur. Ancak fetusta anomaliye neden olmaz.
• Aplastik Kriz: Kronik hemolitik anemili hastalarda geçici aplastik krize neden olabilir.
• Anemi: İmmün yetmezliği konakta kronik hemolitik anemiye neden olabilir.
Parvovirus B19 hem hemolitik anemi hem de dantela tarzında döküntülü hastalık yapabilen bir viral hastalık etkenidir.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Temel Soru 114. Infotus Mikrobiyoloji 6. Baskı sayfa 340″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]AÇIKLAMA:
Sıtma proflaksisi
• Sıtma endemik yere gidenlere; seyahatten 14 gün önce ve döndükten 4 hafta klorokin kullanılır.
• Ancak klorokin dirençli falciparumun yaygınsa meflokin ya da doksisiklin kullanılır.
[/ultimate_modal]
Sınav kolay-orta bir sınavdı.Sistemik patolojiden 11 soru geldi.GİS patolojisi(2 soru),Genitoüriner sistem patolojisi(2 soru),Kadın genital sistem patolojisi(1 soru),Meme hastalıkları (1 soru),SSS patolojisi(3 soru),Deri patolojisi(1 soru),Kas iskelet patolojisi(1 soru) soruları geldi.Endokrin patolojisinden soru gelmedi
Soruların sadece 2 tanesi spot bilgi sorusu idi.6 soru vaka sorusu olarak geldi.Bir soru şekil sorusu olarak soruldu.
Eski TUS soruları artık modifiye edilerek soruluyor.Özellikle son 10 yılda sorulan sorular birbirini takip eder tarzda geliyor. Son sınavlarda çıkan soruları etraflıca çalışmak çok faydalı olacaktır.
5 soruda morfoloji,mikroskopi bilgisi sorgulanırken;3 soruda hastalık kliniğini bilmemiz istendi.
TUSTİME PATOLOJİ EDİTÖRÜ
REFERANSLAR
Apoptoziste intrinsik ve ekstrinsik yolaklar için ortak olan moleküller ana yıkıcı kaspazlar olan kaspaz 3 ve kaspaz 6 yanı sıra apoptotik cisimlerin makrofajlar tarafından tanınmasını sağlayan trombospondin ve fosfotidil serin olarak sayılabilir.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 78 : INFOTUS patoloji 6. baskı Sayfa 53″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″ btn_txt_color=”#ffffff”]KONUSU : İNFLAMASYON – ZORLUK DURURMU : KOLAY
Akut inflamasyonda nötrofillerin damar dışına çıkma sürecinde endotele adezyon önemli nir rol oynar. Önce Marjinasyon, sonra Rolling( gevşek adezyon) daha sonra adezyon ve transmigrasyon gerçekleşir.
Soruda rolling yani gevşek adezyon kastedilmektedir. İl-1 ve TNF-alfa endotel üzerindeki E-selektinleri arttırarak adezyona önemli oranda katkıda bulunur.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 79: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 2. Cilt sayfa 271″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 80 : INFOTUS patoloji 6. baskı Sayfa 145″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″ btn_txt_color=”#ffffff”]KONUSU : ÇOCUKLUK ÇAĞI TÜMÖRLERİ – ZORLUK DURURMU :ORTA-KOLAY
Küçük yuvarlak mavi hücreli tümörler çocukluk yaşında ortaya çıkan son derece malign tümörlerdir. Bunlar içerisinde immatür stroma, blastem ve tübül benzeri yapılar içerebilmesi ile trifazik olabilecek olan Willms tümörüdür. WAGR (Wilms tümörü, aniridi, genital anomaliler, mental retardasyon) Wilms tümörü 1 (WT–1) tümör süpresör geninde delesyon ve Denys–Drash sendromunda hastalarda WT–1 geninde mutasyon bulunur. Soruda bahsedilen Wilms tümör 2 (WT–2) tümör süpresör geninde delesyon Beckwith–Wiedeman sendromunda izlenir. Hastalarda organomegali, makrozomi, makroglossi, hemihipertrofi, renal medüller kist, adrenal sitomegali (anormal büyük adrenal korteks), omfalosel ve Wilms tümörü (ve diğer primitif tümörler) gelişimi için predispozisyon söz konusudur.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 81 : INFOTUS patoloji 6. baskı Sayfa 174″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″ btn_txt_color=”#ffffff”]KONUSU : KALP VE DAMAR HASTALIKLARI – ZORLUK DURURMU : KOLAY
Genelde immünsüpresif kişilerde ya da yaşlılarda Human Herpes Virüs tip 8 nedeniyle gelişir. Klasik, Afrika, transplantasyone eşlik eden ve AİDS’e eşlik eden dört klinik formu bulunur. Histolojik incelemede, dama yapıları, atipik iğsi hücreler, ekstravasküler eritrositler, hemosiderin yüklü makrofajlar, lenfositler ve plazma hücreleri izlenir. Arada pembe hiyalini globüller bulunur.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 82 : INFOTUS patoloji 6. baskı Sayfa 239″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″ btn_txt_color=”#ffffff”]KONUSU : SOLUNUM SİSTEMİ – ZORLUK DURURMU :ORTA –KOLAY
Küçük hücreli akciğer karsinomu sigara ile ilişkisi en çok kanıtlanmış tümördür. Akciğer santraline yerleşir. Yüksek mitoz nedeni ile hızlı büyümesi yanı sıra apoptozis ve nekroz sıktır. Prognozu en kötü olan akciğer karsinomudur. Sitoplazması izlenmeyen lenfosite benzer küçük boyutlu nöroendokrin hücrelerden oluşur. Tanı konduğunda sıklıkla lenf nodu veya uzak metastaz yapmıştır. Genellikle cerrahi uygulanmaz. Kemoterapi ve/veya radyoterapi uygulanır. En sık paraneoplastik sendrom yapan akciğer tümörüdür.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 83 : INFOTUS patoloji 6. baskı Sayfa 342″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″ btn_txt_color=”#ffffff”]KONUSU : Erkek genital sistem patolojisi – ZORLUK DURURMU : Kolay
Açıklama:
Benign prostat hiperplazisi beklediğimiz bir soruydu.Daha çok DHT etkisiyle KGF,EGF,IGF ‘nin epitelde proliferasyon yaptığı ve bu etkiyi östrojenin potansiyelize ettiği;TGF-Beta’nın ise hücre ölümü yaparak negatif etki gösterdiğinin sorulmasını bekliyorduk.Çok daha temel ve kolay bir soru geldi.
NODÜLER HİPERPLAZİ (BENİGN PROSTAT HİPERPLAZİSİ) (BPH):
50 yaşın üzerindeki erkeklerde yaygındır. BPH 70 yaşındaki erkeklerin % 90’ında görülür.
BPH hem epitelyal, hem de stromal elemanların proliferasyonu ile karakterizedir.
Dihidroksi testosterona (DHT) prostat büyümesinin ana mediatörüdür. Stromal hücrelerde bulunan 5alfa- redüktaz tip 2 enzimi ile testosterondan dönüştürülür. (Testosterondan 10 kat daha güçlü)
Östrojenler dengeyi proliferasyona doğru kaydırarak BPH patogenezine katkıda bulunur.
DHT tarafından uyarılan stromal hücreler tarafından üretilen FGF’ler, embriyonik prostatik gelişim sırasında androjenle uyarılan epitel büyümesinin parakrin düzenleyicileridir ve bu etki ilerleyen dönemde BPH’ne neden olur. TGFb, fibroblastlar ve diğer mezenkimal hücreler için bir mitojen görevi görür ancak epitelyal proliferasyonu inhibe eder.
BPH’nin nihai nedeni bilinmemekle birlikte, DHT ile indüklenen büyüme faktörlerinin, stromal hücrelerin proliferasyonunu artırarak ve epitel hücrelerinin ölümünü azaltarak hareket ettiğine inanılmaktadır.
Corpora amylacea artmıştır.
BPH daima iç transizyonel zonda oluşur (santral).
Üretraya bası yaparak idrar tutukluğu, idrara çıkamama, gece idrara kalkma ve idrar akımının bozulması şeklindeki belirtiler verir. Kronik obstrüksiyon idrar yolu enfeksiyonlarında artışa sebep olur.
Tedavide alfa adrenerjik bloker (düz kas gevşemesi) ve finasterid (5alfa-redüktaz inhibitörü) verilir. BPH prostat karsinomu gelişme riskini artırmaz.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 84 : INFOTUS patoloji 6. baskı Sayfa 317-318″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″ btn_txt_color=”#ffffff”]KONUSU :Üriner sistem patolojisi – ZORLUK DURURMU : Orta
Alportla ilgili patolojide sorulan soruda mutlaka bazal memranda düzensiz kalınlaşma ve incelmeler mutlaka verilir.
Alport Sendrom
En sık X’e bağlı sonra otozomal dominant-resesif geçiş gösteren; nöronal tipte sağırlık, lens dislokasyonu (Anterior lentikonus), posterior katarakt ve kornea distrofisi vardır.
En sık tip 4 kollajenin a5 zincirini kodlayan gende mutasyon vardır-X’e bağlı dominant geçiş gösterir
(COL4A5).
Nadiren tip 4 kollajen a3 ve a4 zincirini kodlayan gende mutasyonlar vardır. Otozomal dominant/resesif geçiş olabilir.
Elektron mikroskopunda erken dönemde GBM ince ve kesintili görünür. İleri dönemde GBM’da düzensiz kalınlaşma veya incelme odakları ile birlikte lamina densada laminasyon ve belirgin ayrılma görülür ve bir “basket filesi” görünümü gösterir.
Erkeklerde daha sıktır ve kötü gidişlidir. Hastalık kronik böbrek yetmezliğine ilerler.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 85 : INFOTUS patoloji 6. baskı Sayfa 356″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″ btn_txt_color=”#ffffff”]KONUSU :Kadın genital sistem patolojisi – ZORLUK DURURMU : Kolay
Daha önce benzeri sorulmuş bir soru.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 86 : INFOTUS patoloji 6. baskı Sayfa 382″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″ btn_txt_color=”#ffffff”]KONUSU :Meme patolojisi – ZORLUK DURURMU : Kolay
Daha önce benzeri sorulmuş bir soru.Lenfosit infiltrasyonu verilen meme Ca sorusu:Medüller karsinom
Medüller Karsinom
Klinik ve radyolojik olarak düzgün sınırlı ve yumuşak, fibroadenomla karışan kitle oluşturur. Mikroskopisi özeldir:
Tümörün %75 den fazlasını solid, geniş sitoplazmalı, pleomorfik çekirdekli, sık mitoz gösteren, belirgin nükleollü atipik hücreler oluşturur.
Tümör hücreleri arasındaki stromada bol T lenfosit ve plazmositler bulunur.
Tümör sınırları düzenlidir (pushing–iter tarzda büyüme)
Lenf nodu metastazı olsa bile klasik infiltratif duktal karsinomdan belirgin derecede iyi prognozludur.
Daha genç yaşlarda ortaya çıkar. BRCA1 mutasyonu olanlarda görülen tümörlerin en az yarısı medüller paterndedir.
Lenfatik ve vasküler invazyon nerdeyse hiç görülmez. ER, PR ve HER2/NEU (CerbB2) negatiftir–triple negatif.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 87 : INFOTUS patoloji 6. baskı Sayfa 477″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″ btn_txt_color=”#ffffff”]KONUSU : SSS patolojisi – ZORLUK DURURMU : Orta
Soruda Von hippel Lindau tarifleniyor.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 88 : INFOTUS patoloji 6. baskı Sayfa 432″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″ btn_txt_color=”#ffffff”]KONUSU : Deri patolojisi – ZORLUK DURURMU : Kolay
Soruda pemfigus vulgaris tarifleniyor.
Pemfigus (Vulgaris ve Foliyaseus)
Skuamöz epitelle kaplı deri ve mukozalarda görülen otoimmün bir hastalıktır.
Skuamöz hücrelerin intersellüler bağlantı birimlerine karşı gelişen (desmosomlar) IgG tipi antikorlar bulunur.
Patogenetik olarak tip II hipersensitivite reaksiyonu ile oluşur ve desmoglein tip 1 (P.foliyaseus) ve tip 3 (P.vulgaris)’e
karşı IgG antikorları vardır.
Hastalık 4–6. dekatlarda görülür, erkek ve kadınlarda eşit sıklıktadır.
Mikroskopik olarak pemfigusta ortak temel bulgu akantolizisdir.
Hücreler arası bağlantılar kopar, hücreler boşlukta yüzer gibi tek tek durur. Klinik ve patolojik olarak 5 varyantı vardır:
1.Pemfigus Vulgaris: En yaygın tipidir. Vakaların %80’den fazlasını oluşturur. Mukoza ve deriyi, özellikle saçlı deri, yüz, aksilla, kasık, gövde ve basınç noktalarını tutar. Patlamış ve sağlam büller bir aradadır.
2.Pemfigus Vegetans: Büller oluşması ile değil, geniş nemli, verrüköz (siğil benzeri) püstüller içeren vegatan plaklarla ortaya çıkar. Kasık, aksilla gibi fleksiyon alanlarını tutar.
- vulgaris ve P. vegetansta suprabazal akantolitik bül vardır.
3. Pemfigus Foliyaseus: Daha hafif seyirli bir form olup sadece deride subkorneal büller görülür.
Mukoz çok nadir tutulur. Akantoliz daha yüzeyde, stratum granülozum düzeyindedir. P. foliyaseusta büller granüler tabaka düzeyinde (subkorneal) oluşur.
4.Pemfigus Eritematozus: P. foliyaseusun daha lokalize ve benign formudur. Selektif olarak yüzün malar bölgesini (SLE gibi) tutar.
5.Paraneoplastik Pemfigus: Malignitelerle birlikte görülen pemfigustur. En sık Non-hodgkin lenfoma ile beraber görülür.
İmmünfloresanda epidermal kertinositler boyunca balık ağı ve ya kümes teli görünümünde immünoglobülin ve kompleman birikimi izlenir. P.Foliyaseusta bu birikim daha yüzeyeldir.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 89 : INFOTUS Dahiliye 8. baskı Sayfa 337″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″ btn_txt_color=”#ffffff”]KONUSU : Romatoloji – ZORLUK DURURMU : Kolay
Açıklama:Soruda gut artriti tariflenmektedir.
Gut, hiperürisemi ve eklemlerde monosodyum ürat kristallerinin birikmesiyle ortaya çıkan, ailesel veya sporadik bir grup artritle giden hastalığı tanımlar.
Hiperüriseminin en sık nedeni atılım eksikliğidir (böbrek yetmezliği durumları). Yapım fazlalığı olan hastaların % 10’unda neden, doğuştan var olan ve genetik olarak X’e bağlı kalıtılan hipoksantin–guanin fosforibozil transferaz eksikliği (Lesch–Nyhan sendromu) ve 5–fosforibozil–1– pirofosfat sentetaz aktivitesindeki artıştır. Ürik asit yapımının artmış olduğu gut hastalarının % 85’i obezdir ve ürik asit yapımındaki artışın nedeni tam olarak bilinmemektedir.
Hastalık genelde orta yaş grubu erkeklerde görülür. Postmenopozal dönemde kadınlarda da görülür.
Hastalık genelde monoartikülerdir.
Gut hastalığında tofusler ciltte en çok olekranon ve kulak memesinde, iç organ olarak da en çok böbrekte görülür.
Ürik asit kristalleri iğne gibi görünüp polarize ışığı kuvvetli negatif çift kırarlar. Genelde akut atak esansında eklem sıvısında görülürler.
Gut atağının kesin tanısı aspire edilen eklem sıvısında monosodyum ürat kristallerinin varlığının gösterilmesiyle konur.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 90 : INFOTUS Patoloji 6. baskı Sayfa 483″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″ btn_txt_color=”#ffffff”]KONUSU : SSS patolojisi – ZORLUK DURURMU : Orta
Açıklama:Soruda tekrarlayan atakların olması,görme bozukluğu olması,periventriküler tutulum MS düşündürmektedir.İnflamasyonda temel rolü CD4 T hücreleri alır.
Multipl Skleroz (MS):
En sık demiyelinizan hastalıktır.
Farklı zamanlarda, farklı nörolojik defisit atakları olan, birbirinden ayrı duran beyaz cevher lezyonlarının
oluştuğu otoimmün demyelinizan hastalıktır. Multipl relaps ve remisyon atakları vardır.
En sık genç erişkinlerde görülür. Çocuklukta ve 50 yaş sonrasında çok nadirdir. Kadınlarda daha sıktır.
Myelin antijenlerine karşı gelişen uygunsuz bir hücresel cevapla oluştuğu düşünülmektedir.
En temel rolü CD4+ T hücreleri (Th17 ve Th1 CD4+) lenfositler alır. Akson kaybı olmadan myelin kaybı olur.
MS riskini artıran en önemli faktör HLA–DR2 alelidir.
IL–2 ve IL–7 reseptörünü (T hücreli immün yanıt düzenleyicisi) kodlayan genlerde polimorfizm vardır.
MS esasen bir beyaz cevher hastalığıdır.
En sık periventriküler bölge, optik sinir ve kiazmada daha sonra beyin sapı, asendan/desandan trakt, serebellum ve medulla spinaliste tutulum olur.
MS’de periferik sinir sistemi tutulmaz.
Multipl, keskin sınırlı, deprese plakların varlığı MS için karakteristiktir. Bunlar demiyelinizasyon alanlarıdır.
Bu plaklara shadow (gölge) plakları da denir.
İnaktif plaklarda myelin çok az/yok ve inflamasyon yoktur. Gliozis belirgindir. Klinik bulgular plakların yerleşim yerine göre farklılık gösterir.
Görme bozuklukları (bulanık görme, çift görme, skotom, nistagmus), optik nörit, retrobulber nörit, spasitite, duyu bozuklukları, yürüme bozuklukları ve konuşma bozuklukları yapabilir.
Beyin ve BOS’da Ig artmış, proten hafif artmış ve pleiositoz (BOS’da hücre sayısının artması) vardır.
Ig’de oligoklonal bantlar saptanır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 91 : INFOTUS Patoloji 6. baskı Sayfa 485″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″ btn_txt_color=”#ffffff”]KONUSU : SSS patolojisi – ZORLUK DURURMU : Kolay
Açıklama:Soruda hem motor hem duysal patolojinin olduğu gözden kaçmamalı.Aynı zamanda mide operasyonu öyküsü ve megaloblastik anemi bize B12 eksikliğini düşündürüyor.
Tiamin (B1 vitamin) eksikliği (Beriberi):
Wernicke Ensefalopatisi: Ani bilinç bulanıklığı (konfüzyon), göz hareketlerinde bozukluk (ekstraoküler kaslarda, paralizi), serebellar belirtiler (ataksi) ile birlikte hızlıca komaya ilerleyen, tiamin verilmesi ile düzelen bir hastalıktır.
Wernicke’de hipotalamus corpus mamillarede ve 3–4. ventrikül komşuluğunda hemoraji ve nekroz görülür. Korsakoff’da ise talamusun medial dorsal çekirdeği etkilenir.
Korsakoff psikozu: Wernicke ensefalopatisi tedavi edilmezse oluşur. Kalıcı hafıza kaybı görülür.
Vitamin B12 Eksikliği:
Medulla spinalisin subakut kombine dejenerasyonu oluşur.
Medulla spinalisin lateral ve dorsal beyaz kolonlarında akson ve miyelin dejenerasyonu–vakuolizasyonu vardır.
Hafif ataksi, uyuşma ve alt ekstremitede karıncalamadan paraplejiye ilerleyebilen motor ve duyu bozuklukları görülür.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 92 : INFOTUS Patoloji 6. baskı Sayfa 107-108-109″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″ btn_txt_color=”#ffffff”]KONUSU : İMMÜNOLOJİ – ZORLUK DURURMU : Orta
Amiloid birikimi, tipleri, lokalizasyonları ve ilişkili hastalıklar
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 93 : INFOTUS Patoloji 6. baskı Sayfa 177″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″ btn_txt_color=”#ffffff”]KONUSU : KALP VE DAMAR HASTALIKLARI – ZORLUK DURURMU :KOLAY
Akut Romatizmal Ateş (ARA), akut, immünolojik temelli, multisistem tutulumu gösteren bir inflamatuar hastalıktır. A grubu (beta hemolitik) streptokok farenjitini takiben 2–3 hafta sonra ortaya çıkar ve sıklıkla kalbi tutar. Streptokokların M proteinlerine benzeyen kardiyak yapılara saldırı gerçekleşir. Karakteristik olarak benzer streptokokların başka vücut bölgelerinde oluşturdukları enfeksiyonlardan sonra (örneğin deri enfeksiyonları sonrası) gelişmesi beklenmez.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 94 : INFOTUS Patoloji 6. baskı Sayfa 114″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″ btn_txt_color=”#ffffff”]KONUSU : NEOPLAZİ – ZORLUK DURURMU :KOLAY
Anaplazi tümör hücrelerinde diferansiasyonun yani farklılaşmanın tamamen kaybını ifade eden terimdir. Anaplastik tümörlerin kökenini doğrulamak için İmmünhistokimyasal yöntemler kullanılır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 95 : INFOTUS Patoloji 6. baskı Sayfa 213-220″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″ btn_txt_color=”#ffffff”]KONUSU : HEMATOPATOLOJİ – ZORLUK DURURMU : ORTA-ZOR
Splenomegali Nedenleri
İleri derecede Splenomegali (> 1000 g) nedenleri:
- Kronik Myeloproliferatif hastalık (KML, Myeloid metaplazi / myelofibrozis)
- Saçlı hücreli lösemi (Hairy cell lösemi)
- Kronik lenfositik lösemi
- Lenfomalar
- Sıtma
- Gaucher hastalığı
Orta Derecede Splenomegali (500–1000g) nedenleri:
- Kronik konjestif splenomegali (portal hipertansiyon veya splenik ven obstrüksiyonu)
- Akut löztoz
- Talasemi majör
- Otoimmün hemolitik anemi
- Amiloidoz
Hafif derecede Splenomegali (< 500 g) nedenleri:
- Akut splenit
- Akut splenik konjesyon
- Enfeksiyöz mononükleoz
Myelodisplastik Sendrom, kemik iliğindeki myeloid seri blastlarının bir hastalığıdır ve kemik iliğinde matürasyon defekti ile karakterizedir. Kemik iliği hipersellüler ya da normosellüler olabilir ve periferik kanda genellikle pansitopeni ile uyumludur.
Splenomegali ihtimali düşüktür.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 97 : INFOTUS Patoloji 6. baskı Sayfa 242″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″ btn_txt_color=”#ffffff”]KONUSU : SOLUNUM SİSTEMİ – ZORLUK DURURMU : Kolay
Larinks Karsinomunun % 95’i skuamoz hücreli karsinomdur. Daha çok yaşlı erkekte ortaya çıkar. Sigara ve alkol başta olmak üzre asbest, radyasyon ve HPV suçlanmaktadır. En sık glottik yerleşimlidir(kord vokallerde) ve en iyi prognozlu yerleşimde burasıdır. Supraglottik (kord vokallerin üzerinde) kanserler
ikinci sıklıkta ve daha kötü prognozludur. Subglottik (kord vokallerin altındaki) kanserler en nadir ve en kötü prognozlu olanlardır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 96 : INFOTUS Patoloji 6. baskı Sayfa 260″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″ btn_txt_color=”#ffffff”]KONUSU : GIS patolojisi – ZORLUK DURURMU : Kolay
Açıklama:Daha önce benzeri sorulmuş bir spot bilgi sorusu.
Ekstranodal lenfomalar en sık GİS’te, GİS’te en sık midede görülür. Mukoza altındaki lenfositlerden (MALT: Mucosa Associated Lymphoid Tissue) gelişir.
Mide ekstranodal lenfomasının en sık görülen tipi marginal–zon B Hücreli lenfomadır (MALToma). 2.sıklıkta ise Diffüz Büyük B hücreli Lenfoma görülür.
Helikobakter pylori’ni yaptığı antijenik uyarı ile çoğalan B hücreleri monoklonal tümör haline dönüşür.
MALTOMA, lenfoid folliküle ait sentrositlere benzer küçük lenfositlerden oluşur.
MALTOMA, en sık % 55–60, midede; %25–30 ince barsakta, daha seyrek kolonda görülür.
En sık t (11; 18), sonra t (1; 14) ve t (14; 18) translokasyonu mevcuttur.
Tümör hücreleri CD19 ve CD 20 pozitif; CD 5 ve CD 10 negtiftir.
Olguların % 50 si H. Pilori’ye karşı yapılan antibiyotik tedavisi ile gerileyebilir
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 98 : INFOTUS Patoloji 6. baskı Sayfa 295″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″ btn_txt_color=”#ffffff”]KONUSU : Karaciğer patolojisi – ZORLUK DURURMU : Orta
Açıklama:Soruda intrahepatik bilier siroz nedeni sorulmakta.Seçeneklerden C seçeneği dışındakiler sekonder bilier siroz yapar.Ekstrahepatik tıkanıklık görülür.Primer bilier kolanjit(primer bilier siroz) intrahepatik bilier obstruksiyon nedenidir
[/ultimate_modal]
TUS 2021 Sonbahar sınavı, Infotus Farmakoloji kitabı temelinde; TUSTİME aktif, online ve offline derslerinin referans nitelikte olduğu bir sınavdı. 22 sorudan 21 tanesi net olarak İnfotus Farmakoloji kitabında yer almaktadır. Ayrıca İnfotus Farmakoloji, diğer dersler içinde yöneltilen farmakoloji sorularını da dahil edersek 26 soruyu net olarak yanıtladı.
Rutin derslerimizde ve TUS kampında birçok soruyu yakalamamız ve çoğu soruyu da içeren konuların üstünde durmamız bizim için çok yüz güldürücü bir sonuç oldu. Kampımızda ve derslerimizde; betanekolün idrar retansiyonunda kullanımı, esmololün yarılanma ömrü ve biyoyrarlanımı nedeniyle sürekli IV infüzyon olarak kullanımı, organofosfat intoksikasyonu bulgularını, mirtazapinin atipik antidepresan olduğundan dolayı seksüel disfonksiyona daha az neden olduğunu, SSRI ilaçlar ile MAO inhibitörlerinin kullanımının serotonin sendromuna neden olduğunu ısrarla vurgulamıştık.
Sınav soruları, genel olarak kolay-orta zorlukta olarak görülmektedir. Sınavdaki sürpriz; genel farmakoloji konusundan karbamazepinin oto-indüksiyon metabolizasyonu ile ilgili 1 soru gelmesi idi.
Sınav, soru dağılımı açısından homojen bir yapı göstermemekte idi. Aynı zamanda, hatalı soru olmaması ise farmakoloji açısından sınavın olumlu taraflarından biriydi.
REFERANSLAR
CYP enziminin aktif noktasında Fe iyonu +2 ile +3 arasında gidip geldiği için bu enzimler İNHİBİSYONA ve İNDÜKSİYONA uğrayabilirler.
Bazı ilaçlar karaciğerde transkripsiyon yoluyla mikrozomal enzimlerin sentezini yani miktarlarını artırırlar.
Bu olaya mikrozomal enzim indüksiyonu denir.
Örneğin; oral kontraseptif kullanan bir hastaya Rifampin başlanması sonucu Rifampin oral kontraseptifi metabolize eden mikrozomal enzimleri indükler. Bunun sonucunda oral kontraseptif metabolizmasının hızlanması sonucu oral kontraseptifin yıkılımı artar, böylece oral kontraseptifin etkinliği azalır ve kadın gebe kalabilir.
Bazı ilaçlar ise mikrozomal enzim düzeyinde benzer bölgelere bağlanırlar ve birlikte alındığı ilaçla yarışmaya girerek diğer ilacın metabolize olmasını engellerler. Bu olaya ise mikrozomal enzim inhibisyonu denir.
Örneğin; Yan etki olarak kardiyak aritmiye neden olanbilen bir antihistaminik olan Terfenadin kullanan
bir hastaya, Simetidin başlanması sonucu simetidin mikrozomal enzimleri inhibe ederek Terfenadinin metabolizmasını engeller ve Terfenadin plazma düzeyi belirgin artar. Böylece hastada kardiyak aritmi gelişebilir. Kısaca mikrozomal enzim indüksiyonu; birlikte alındığı ilacın metabolizmasını hızlandırarak etkinliğinin azaltılmasıdır.
Mikrozomal enzim inhibisyonu ise birlikte alındığı ilacın metabolizmasını inhibe ederek, ilacın yan etkilerinin ve toksisite riskinin artmasıdır. Yani mikrozomal enzim indüksiyonu da inhibisyonu da farmakokinetik ilaç etkileşimine yol açar.
Barbitüratlar, Alkol ve Karbamazepin kendilerini metabolize eden enzimleride indüklerler. Böylece bu ilaçlar kendi metabolizmalarını hızlandırırlar. Bu olaya otoindüksiyon adı verilmektedir.
Etinil östradiol, Spirinolakton ve Propiltiourasil gibi ilaçlar ise kendilerini metabolize eden enzimleri inhibe ederler. Bu olaya ise intihar (suicide) tip inhibisyon adı verilmektedir.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 100: InfoTus Farmakoloji 8. Baskı Sy. 58″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 100 : AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Betanekol, Kolinesterazlara dayanıklıdır. Sadece muskarinik reseptorlere afinitesi vardır. GIS ve mesane üzerine en güçlü muskarinik özelliği vardir. Dolayısıyla mesanenin kasılamadığı flask tip norojenik mesane, paralitik ileus tedavisinde betanekol kullanılır.
GÖRH’de ise düz kastan oluşan fonksiyonel sfinkteri kastığı için tarihi endikasyon olarak kullanılırdı.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 101: InfoTus Farmakoloji 8. Baskı Sy. 107″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 101 : AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Esmolol, en kısa etkili beta blokördür. Eliminasyon yarı ömrü 9 – 10 dakikadır.
Plazmada eritrosit esterazı tarafından parçalanır. Acil servis ve yoğun bakım ünitelerinde gelişen supraventriküler taşikardinin ve hipertansif krizin tedavisinde intravenöz infüzyon şeklinde kullanılır. Ayrıca intraoperatif ve postoperatif gelişen hipertansiyonun tedavisinde de kullanılır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 102: InfoTus Farmakoloji 8. Baskı Sy. 61″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 102: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
ORGANOFOSFAT ZEHİRLENMESİ
İnsektisit –Böcek ilacı ile zehirlenme; Tarlasını ilaçlarken zehirlenme gibi ipuçları organofosfat zehirlenmesini düşündürmelidir.
Özellikle insektisit olarak kullanılan organofosfatlarla intoksikasyon sık görülür. Tahmin edilebileceği gibi sinaptik kavşaklarda asetilkolin miktarı belirgin artacaktır. Parasempatik sinir ucundan salınan ana nörotransmitter asetilkolin olduğu için tüm parasempatomimetik bulgular ortaya çıkar.
Muskarinik reseptörlerin uyarılmasına bağlı; Ağızda ve burunda sekresyonların artmasına bağlı ağız köpürmesi, bronkonstrüksiyon, bradikardi, istemsiz miksiyon, defekasyon, ereksiyon, ekrin ter bezlerinin uyarılmasına bağlı terleme görülür.
Ayrıca çizgili kas sinir kavşağındaki asetilkolin miktarı da belirgin artmıştır. Böylece buradaki musküler tip nikotinik reseptörlerin uyarılması ile hastada çizgili kas fasikülasyonları gelişir ve bu reseptörlerin asetilkolin tarafından aşırı uyarılması ile reseptörler hiçbir uyarıya yanıt veremez hale gelir. Yani depolarizasyonla blokaj oluşur ve çizgili kaslar felç olur. Ölüm nedeni hayati çizgili kaslar olan diyafram felci ve solunum kaslarının felcidir. Pilokarpin gibi direkt etkili parasempatomimetik ilaçlarla zehirlenmede de muskarinik reseptörlerin uyarılması ile benzer klinik bulgular görülür. Fakat organofosfat zehirlenmesinde klasik kolinerjik ilaç zehirlenmesinde, farklı olarak çizgili kas fasikülasyonları yani kas bulguları görülür.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 103: InfoTus Farmakoloji 8. Baskı Sy. 268″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 103: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
PROTON POMPASI İNHİBİTÖRLERİ
Ön ilaçtırlar.
Zayıf bazik ilaçlardır. Mide pariyatal hücre kanaliküllerinde iyon tuzağı mekanizmasıyla birikerek aktif türevlerine dönüşürler.
Asit salınımını en güçlü bloke eden ilaçtır. Hem bazal hem de stimüle edilmiş asid salgısını inhibe ederler. Parietal hücrelerde ki H-K-ATP-az ‘ı irreversible inhibe ederler. Asid salgılanmasının yeniden başlaması ancak yeni pompa molekülü sentezi ile olur.
Bu nedenle bu ilaçların yarı ömürleri kısa (0, 5-2 saat) olmasına rağmen etki süreleri oldukça uzundur.
Yaklaşık 24-72 saat etkilidirler.
- pylori eradikasyonu için de kullanılır.
Karaciğerde presistemik eliminasyona uğradığı için karaciğer yetmezliğinde doz azaltılmalıdır.
Böbreklerden atılmadığı için böbrek yetmezliğinde doz ayarı gerekmez.
Sabah kahvaltısından 1 saat önce aç karna alınmaları önerilir.
Uzun dönemli kullanımlarında; demir, vitamin B12, kalsiyum ve magnezyum eksikliğine yol açabilirler. Bu nedenle uzun dönemli kullanımlarda kemik dansite takibi önerilir.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 104: InfoTus Farmakoloji 8. Baskı Sy. 198″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 104: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
SSRI ilaçların en önemli yan etkileri; Seksüel disfonksiyon ve GIS intoleransıdır. Seksüel disfonksiyonu özellikle her iki cinsiyette de yaparlar. Bu nedenle seksüel disfonksiyon görülme durumunda atipik antidepresanlar kullanılabilir.
Mirtazapin, Antihistaminik gücü en yüksektir bu yüzden en sedatif antidepresandır. Mirtazapin belirgin kilo aldırır. Presinaptik alfa–2 adrenerjik otoreseptörleri ve postsinaptik serotonerjik 5HT–2a reseptörlerini bloke ederler. Mirtazapin de uyku bozukluğunda kullanılır. Atipik antidepresandır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 105: InfoTus Farmakoloji 8. Baskı Sy. 199″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 105: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Serotonerjik Sendrom
- SSRI’ların MAO inhibitörleriyle birlikte alınmasıyla ortaya çıkar.
- SSRI’lar sinaptik kavşakta serotonin biriktirir. MAO inhibitörleri seratoninin parçalanmasını
engeller. Böylece vücutta belirgin serotonerjik aktivite artar ve serotonerjik sendrom gelişir.
- Serotonerjik sendromda ateş, titreme, ajitasyon, mental bozukluk, ataksi, myoklonus gibi klinik
bulgular görülür.
- Kardiyovasküler kollaps ve ölümle sonuçlanabilen serotonerjik sendrom gelişmesini önlemek için
bu gruptaki ilaçlarda birinden diğerine geçmek için en az 2 hafta beklenilmelidir.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 106: InfoTus Farmakoloji 8. Baskı Sy. 63″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 106: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Atropin
Non selektif antimuskarinik ilaçtır. Parasempatolitik ilaçların prototipidir. Eliminasyon yarı ömrü 4 saattir.
Gözdeki midriyatik etkisi 24 saat sürer. Atropinin en geç düzelen bulgusu ise sikloplejidir ve 1 hafta sürer.
Atropin damarda histamin salınımına bağlı vazodilatasyon yapar. Bu yüzden atropin flushing’e neden
olabilir.
Göz: Sirküler kası gevşeterek midriyazis ve fotofobiye yol açar. Atropinin bu etkisi 24 saat sürer. Siliyer kası
felç ederek akomadasyon felcine, başka bir ifadeyle sikloplejiye yol açar. Böylece gözde yakını görme yetisi
yitirilir. Yani geçici hipermetropiye yol açar. Atropinin sikloplejik etkisi 1 hafta sürer.
Kalp: Düşük dozlarda santral vagal nükleusu uyararak bradikardiye neden olur. Fakat atropin taşikardiyle
özdeşleşmiştir. Kalpte bulunan M2 reseptörleri bloke eder ve taşikardi oluşturur. Atriyoventriküler ileti
hızını artırır. Bu yüzden bradikardi ve A–V blok tedavisinde kullanılır.
Solunum Sistemi: Sekresyonları azaltır ve bronkodilatasyona yol açar.
Dış Salgılar: Ekrin ter bezlerini bloke ettiği için terlemeyi azaltır. Tükrük sekresyonlarını azaltır. Tüm dış
salgıları azaltır. Ağız kuruluğu atropinin yani antikolinerjik ilaçların önemli bir yan etkisidir.
Gastrointestinal Sistem: Parasempatik sistemin motiliteyi artırıcı etkisini ortadan kaldırdığı için
konstipasyona neden olur. Ayrıca düz kasları gevşettiği için spazm giderici özelliği de vardır.
Genitoüriner Sistem: Mesane düz kaslarını yani detrüsörü gevşetir. Mesane boynu sfinkterini kasar. Sonuç
idrar retansiyonudur.
Santral Sinir Sistemi: Atropin santral sinir sistemine geçer. Fakat düşük dozlarda bir etkisi yoktur. Yüksek
dozlarda ise eksitasyona neden olur.
Sonuç olarak; Ağız kuruluğu, midriyazis, taşikardi, konstipasyon ve idrar retansiyonu en önemli
antikolinerjik bulgulardır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 107: InfoTus Farmakoloji 8. Baskı Sy. 344″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 107: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Omalizumab, astım tedavisinde kullanılan anti–Ig E monoklonal antikordur
Özellikle yüksek doz steroid ve bronkodilatör tedaviye rağmen
semptomları kontrol altına alınamayan hastalarda özellikle endikedir.
Subkütan kullanılır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 108: InfoTus Küçük Stajlar 6. Baskı Sy. 97″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]Açıklama:
Hasta, bir enfeksiyon sonrası sırayla sağ ve sol gözde propitozis, orbital konjesyon ve pitozis, sağ gözde
total oftalmopleji şikayetleri ile başvuruyor. Kısa sürede olan bu durum sinüzit sonrası gelişen etmoid sinus
trombozu komplikasyonudur.
Sinüzit komplikasyonlarına bakalım.
Sinüzit komplikasyonları: Orbital komplikasyonlar (Periorbital selülit (en sık), abse) (etmoid sinüzitte sık)
Kavernöz sinüs trombozu (etmoid sinüzitte sık). Menenjit, epidural, subdural, intraserebral abse, Osteomyelit.
(frontal sinüzitte sık)
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 109: InfoTus Farmakoloji 8. Baskı” overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 109: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Omega-3 yağ asitleri, statinlerden sonra TG düşürmek için önerilir. Hipertrigliseridemi tedavisinde eğer fibratlar yeterli düşüşü sağlayamıyorlarsa omega-3 yağ asitleri ile fibratlar kombine edilebilir. Omega-3 yağ asitlerinin karaciğerde diaseilgliserol aciltransferaz, yağ asidi sentetaz ve acil-coA karboksilaz enzimleri aktivitesini baskılayarak lipid sentezini azalttığı düşünülmektedir. PPAR aktivitesinin artırarak da karaciğerde lipidlerin beta oksidasyonunu artırır. VLDL sekresyonunu azaltır ve şilomikron katabolizmasını artırır. Sonuç olarak da TG ve kolesterol düzeyleri düşer.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 110: InfoTus Farmakoloji 8. Baskı Sy. 285″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 110: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Makrolidlerin Yan Etkileri
Eritomisinin en önemli yan etkisi estolat türevlerinin neden olduğu kolestatik hepatittir.
Eritromisin en önemli mikrozomal enzimleri inhibe eden ilaçtır. Bu yüzden birçok ilaçla etkileşime girerek
plazma düzeyini artırmaktadır.
Motilin reseptörlerini uyararak gastrointestinal motiliteyi artırır. Yani aynı zamanda prokinetik ilaçtır.
Diyabetik gastroparezide motiliteyi artırmak için kullanılır.
Ayrıca QT uzaması ve kardiyak aritmi yapabilirler
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 111: InfoTus Farmakoloji 8. Baskı Sy. 137″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 111: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Direkt Etkili Trombin İnhibitörleri
- Parenteral uygulananlar; Hirudin Lepirudin, Bivalirudin, Argatroban, Melagatran
- Oral uygulananlar; Ximelegatran, Dabigatran
Argatroban /Melegatran/Dabigatran/Ximelegatran
- Hirüdin derivesi olmayan Direkt trombin inhibitörüdürler.
- Ximelagatran ve Dabigatran; oral kullanılır.
Dabigatran; Mitral darlığı, mitral yetmezliği gibi kalp kapak hastalığına bağlı gelişmeyen, yani non–
valvüler Atriyal fibrilasyon tedavisinde varfarine alternatif olarak oral yolla kullanılmaktadır. Dabigatran
böbrekten atılır. Gebelere verilmez, Teratojendir.
Dabigatran; Rutin monitörizasyon gerektirmez. Fakat aPPT’yi uzatır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 112: InfoTus Farmakoloji 8. Baskı Sy. 301″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 112: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Sülfonlar (dapson, asedapson)
Lepranın en yaygın kullanılan ilaçlarıdır.
Dihidropteroat sentetaz enzimini inhibe ederek etki gösterir.
Dapson ayrıca dermatitis herpetiformis tedavisinde kullanılır.
G6PD eksikliğinde hemolitik anemi ve methemoglebinemi önemli yan etkileridir.
Leishmaniazis tedavisinde; Sodyum stiboglukonat, Meglumin antimonat, Amfoterisin B ve Miltefosin kullanılabilir.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 113: InfoTus Farmakoloji 8. Baskı Sy. 314″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 113: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Proteaz İnhibitörleri
Ritonavir/İndinavir/Amprenavir/Sakinavir/Nelfinavir/Darunavir/Atazanavir
Viral aspartat polimeraz enzimini inhibe ederler.
Akut ve kronik tedavide etkilidir.
Trunkal obezite, cushingoid görünüm oluştururlar.
Bozulmuş açlık glukozu ve Tip 2 DM’a neden olurlar.
Hipertrigliseridemi ve hiperkolesterolemi oluştururlar. Bu metabolizmayı olumsuz etkileyen yan etkilerine
lipodistrofik sendrom da denir.
Hepatotoksik ilaçlardır.
Önemli bir mikrozomal enzim inhibitörü olan ilaçlardır.
Darunavir; mikrozomal enzimleri en güçlü inhibe edendir.
Sakinavir; mikrozomal enzimleri en az inhibe eden dolayısıyla diğer ilaçlarla en az etkileşime girendir.
Amprenavir; Mikrozomal enzimlerin bazılarını inhibe eder. Bazılarını ise indükler.
Eliminasyon yarı ömrü en uzun olan; Darunavir
Eliminasyon yarı ömrü en kısa olan; Sakinavir
İndinavir; kristalüri ve böbrek taşı oluşturabilir. Santral sinir sistemine en fazla geçendir.
Tipranavir; İntrakranial hemorajiye yol açabilir.
Atazanavir, hepatik eliminasyona uğrar. Hiperbilüribinemiye neden olur. Aynı zamanda kardiyotoksiktir.
Nelfinavir; Gebelerde güvenilir gözükmektedir.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 114: InfoTus Farmakoloji 8. Baskı Sy. 306″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 114: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Doksisiklin
Klorokine dirençli falsiparum sıtmasında kullanılır.
Sadece kana etkilidir.
Hasta 8 yaşın altında ise tetrasiklinler kullanılamayacağı için alternatif olarak klindamisin kullanılabilir.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 115: InfoTus Farmakoloji 8. Baskı Sy. 322″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 115: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Epirubisin, meme ca tedavisinde kullanılan bir antrasiklin türevidir.
Antrasiklin türevlerinin en önemli yan etkileri doz bağımlı olarak yaptıkları kümülatif dilate
kardiyomiyopatidir. Bu yüzden tedavi sırasında sol ventrikül fonksiyonları yakından izlenmeli hastaya
ekokardiyografik takip yapılmalıdır.
Kardiyomiyopatiyi engellemek için bir demir şelatörü olan deksrazoksan ve antioksidan özelliği bulunan
E vitamini türevi olan; alfa – tokoferol kullanılır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 116: InfoTus Farmakoloji 8. Baskı Sy. 156″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 116: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Finasterid/Dutasterid
Testesteronu en potent androjen olan dihidrotestesterona çeviren 5α redüktaz enzimini inhibite eder.
En önemli endikasyonu benign prostat hiperplazisidir. Finasterid tedavisi prostat volümünü belirgin
küçültür.
Ayrıca erkek tipi frontal kellik, hirşutizm tedavisinde de kullanılır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 117: InfoTus Farmakoloji 8. Baskı Sy. 164″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 117: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
TİAZOLİDİNDİONLAR (TROGLİTAZON, PİOGLİTAZON, ROSİGLİTAZON)
Nükleer bir reseptör olan; peroksizom prolifatörle aktive olan reseptör gama’nın (PPAR–g) agonisti
olarak etki gösterirler.
Böylece insüline cevap veren genlerin transkripsiyonu yoluyla periferik insülin direnci azalır. Nükleer
reseptör üzerinden gen transkripsiyonu yoluyla etki gösterdikleri için etkileri en geç ortaya çıkan oral
antidiyabetik ilaç grubudur.
Metformin gibi periferik insülin duyarlılığını artıran ilaçlardır. Sekretekog değillerdir.
Önemli bir yan etki olarak hastalarda nedeni bilinmeyen ödeme neden olurlar. Bu yüzden ileri evre kalp
yetmezliğinde kontrendikedirler.
Ekstremitelerde subkütan dokuda yağ birikimine yol açarak bir miktar kilo aldırabilirler. Fakat abdominal
obeziteye yol açmazlar.
Hepatoksisite gösterebilirler.
Ayrıca bu ilaçların postmenopozal kadınlarda ve ileri yaştaki erkeklerde osteoporozu artırarak özellikle el
bileği ve ayakta kırık riskini arttırdığı gösterilmiştir.
Troglitazon; hepatotoksisite nedeniyle artık kullanılmamaktadır.
Rosiglitazon; Miyokard infaktüsü ve kardiyovasküler ölüm riskini artırdığı için; yani olumsuz kardiyak yan
etkileri nedeniyle artık kullanılmamaktadır.
Pioglitazon; PPAR– Gamma agonisti olmasının yanısıra PPAR–Alfa agonisti özelliği de vardır. LDL düzeyini
artıran Rosiglitazonun aksine; lipid profilini olumlu etkiler.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 118: InfoTus Farmakoloji 8. Baskı Sy. 185″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 118: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Methanol zehirlenmesinde:
Görme bozukluğu, konvülsionlar, asidoz, solunum depresyonun ve ölüme varabilen etkiler ortaya çıkar.
Tedavide;
Etil alkol kullanılır. Etil alkol; alkol dehidrogenaza daha yüksek affinite ile bağlanarak metanol
metabolitlerinin oluşumunu önler. Asidozu düzeltmek için Sodyum Bikarbonat kullanılır.
Fomepizol; Metil alkol zehirlenmesinde kullanılan, alkol dehidrogenaz inhibitörüdür aynı zamanda etilen
glikol (antifriz) zehirlenmesinde de kullanılır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 119: InfoTus Farmakoloji 8. Baskı Sy. 106″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 119: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Portal hipertansiyon
Beta blokörler tüm vasküler yatakta kan basıncını düşürürler. Dolayısıyla portal vendeki kan basıncını da
düşürürler. Bu yüzden siroz hastalarında gelişen portal hipertansiyona bağlı özofagus varis kanamalarının
gelişmesini engellemek için, yani özofagus varis kanamalarının profilaksisinde, propranolol kullanılır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 120: InfoTus Farmakoloji 8. Baskı Sy. 316″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]SORU 120: AÇIKLAMALI ÇÖZÜMÜ
Imıkuımod
Human papilloma virüsün neden olduğu genital siğil yani kondiloma aküminata tedavisinde kullanılır.
Mononukleer hücrelerden ınterferon– a salınımını artırarak antiviral özellik gösterir.
Aynı zamanda immünmodülatör özelliği de vardır.
[/ultimate_modal]
DİĞER BRANŞ REFERANSLARI
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/294.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/303.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/185-1.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/348.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/219.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/29.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/219.png)
Öncelikle sınava giren tüm meslektaşlarımızın başarılı bir sınav geçirdiğini umuyoruz.
Dahiliye adına toplam 25 dahiliye artı 4 adet enfeksiyon hastalıkları sorusu bulunmakta idi.
Toplamda ;25 dahiliye sorusunun 23 ‘ü ve 4 enfeksiyon hastalıkları sorusunun da 2 tanesi İnfotus Dahiliye 8. Baskıda mevcuttu.
Soru dağılımları
- Kardiyoloji –3 soru
- Göğüs Hastalıkları -5 soru
- Endokrinoloji- 3 soru
- Gastroenteroloji-4 soru
- Hematoloji-2 soru
- Onkoloji-2 soru
- Nefroloji-3 soru Hepsi glomeruler hastalıklar
- Romatoloji-2 soru
- Geriatri-1 soru
- Enfeksiyon hastalıkları -4 soru
Ayrıca İnfotus dahiliye 8. Baskı ve Vaka kampı dahiliye kitabımız Klinik bilimlerde ;
- Pediatri -11 soru
- Genel cerrahi- 8 soru
- Kadın doğum -2 soru
- Küçük stajlar -2 soru cevaplamıştır.
Toplamda Klinik bilimlerden 48 soruya referans olmuştur.
Temel Bilimlerde ise İnfotus dahiliye 8. Baskı ve Vaka kampı dahiliye kitabımız;24 soruya referans olmuştur.
- Fizyoloji -2 soru
- Biyokimya – 2 soru
- Mikrobiyoloji-1 soru
- Patoloji -8 soru
- Farmakoloji-11 soru
Deneme sınavlarımız ve Infotus Dahiliye konu kitabımız bu referanslara dahil değildir.
- Deneme sınavlarımızdan 91. Deneme 21. Soru — PPI ve yan etki sorusu
- İnfotus Dahiliye Soru bankamızdan Hemokromatozis soruları üst düzey sıralama atlatan sorular olup vurgulanmış sorulardır.
Dahiliye ekibi olarak toplam 72 soruya referans olarak başarılı bir sınav dönemi geçirdiğimizi paylaşmak bizleri mutlu etmiştir.
Umarız her meslektaşımız hayatı boyunca mutlu olacağı yerleri kazanır ve hep mutlu olur.
Saygılarımızla
TUSTIME DAHİLİYE EĞİTMENLERİ
REFERANSLAR
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 2: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 1. Cilt sayfa 208″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 3: INFOTUS Mikrobiyoloji 7. Baskı sayfa 388″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]BU SORU BANA GÖRE GÖZLEMSEL BİR SORU REFERANS BİZİM TEXTBOOKLARDA BİLE YOK ,BU İSTATİSTİK BELKİ MİKROP KİTAPLARINDA OLABİLİR ,YANLIŞ YAPILMAZ AMA REFERANS?
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 4: INFOTUS Mikrobiyoloji 7. Baskı sayfa 320″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 5: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 1. CİLT SAYFA 210″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 6: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 1.CİLT SAYFA 199″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 7: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 1.CİLT SAYFA 256-257″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 8: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 1.CİLT SAYFA 11″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 9: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 1.CİLT SAYFA 48,49″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 10: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 1.CİLT SAYFA 44 TABLO” overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 11: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 1.CİLT SAYFA 158 AC GRAFİSİ ŞEKLİ” overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 12: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 2.CİLT SAYFA 368-369″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 13: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 2.CİLT SAYFA 453″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 14: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 2.CİLT SAYFA 415-416″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 15: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 2.CİLT SAYFA 453″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 16: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 2.CİLT SAYFA 220″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 17: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 2.CİLT SAYFA 166″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 18: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 2.CİLT SAYFA 171″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 19: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 2.CİLT SAYFA 16 ,39″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 20: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 2.CİLT SAYFA 17,26″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 21: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 2.CİLT SAYFA 126″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 22: INFOTUS GENEL CERRAHİ 7. Baskı SAYFA 391″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 23: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 1.CİLT SAYFA 172″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 24: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 1.CİLT SAYFA 319″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 25: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 1.CİLT SAYFA 331″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 26: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 2.CİLT SAYFA 322″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 27: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 2.CİT SAYFA 283,284″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 28: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 2.CİLT SAYFA 322″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 30: INFOTUS Küçük Stajlar 7.baskı Sayfa 133,134″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Dermatoloji – ZORLUK DÜZEYİ : Orta
Dermatolojide hastalıkları cilt lezyonlarına göre 2 gruba ayrırız:
1- Ertemli ya da papüllosqumöz hastalıklar
2- Vezikobüllöz hastalıklar
Psoriasis ilk grupta olan hastalıklardan biridir. Pemfigus ise büllöz hastalıktır.
Eritemli skuamlı hastalıklar
- Psoriasis
- Liken Planus
- Pitriasis rosea
- Seboreik dermatit
- Pitriasis rubra pilaris
- Sifiliz
- Mikozis fungoides
- Tinea korporis
Kutanöz T hücreli lenfoma
VEZİKÜLOBÜLLÖZ HASTALIKLAR
- Subkorneal yerleşimli büller
Nikolsky (+)’dir.
Büllöz impetigo
SSSS (Ritter hastaligi)
Pemfigus foliaceus
impetigo herpetiformis
- Intraepidermal yerlesimli büller
Nikolsky (+)’dir.
HSV
Zona zoster
Pemfigus vulgaris
- Subepidermal yerlesimli büller
Nikolsky (-)’dir.
Büllöz pemfigoid
Stevens-Johnson sendromu
Dermatitis herpetiformis
Lineer lgA hastaligi
[/ultimate_modal]
DAHİLİYE KÜÇÜK STAJLAR REFERANSLARI
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/41-dah-ks_Page_1-720x1024.jpg)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/41-dah-ks_Page_1-1-720x1024.jpg)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/41-dah-ks_Page_2-720x1024.jpg)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/257.png)
DAHİLİYE PEDİATRİ REFERANSLARI
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/46-dah-pd_Page_1-720x1024.jpg)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/46-dah-pd_Page_2-720x1024.jpg)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/47-dah-pd_Page_1-720x1024.jpg)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/47-dah-pd_Page_2-706x1024.jpg)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/49-dah-pd_Page_1-720x1024.jpg)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/49-dah-pd_Page_2-720x1024.jpg)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/51-dah-pd-717x1024.jpg)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/58-dah-pd-720x1024.jpg)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/59-dah-pd_Page_1-720x1024.jpg)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/59-dah-pd_Page_2-720x1024.jpg)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/60-dah-pd-720x1024.jpg)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/61-dah-pd-720x1024.jpg)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/62-dah-pd-720x1024.jpg)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/63-dah-pd-720x1024.jpg)
DAHİLİYE GENEL CERRAHİ REFERANSLARI
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/75.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/76.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/76-2.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/80.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/85.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/87.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/93-1.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/95.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/97-1.png)
DAHİLİYE KADIN DOĞUM REFERANSLARI
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/109.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/109-2.png)
DAHİLİYE FİZYOLOJİ REFERANSLARI
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/20-1.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/20-1.png)
[/ultimate_modal]
DAHİLİYE BİYOKİMYA REFERANSLARI
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/52-3.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/53-1.png)
DAHİLİYE PATOLOJİ REFERANSLARI
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/79.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/83.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/91-1.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/91-2.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/92-1.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/95-1.png)
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 96: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 2. Cilt sayfa 72″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 98: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 2. Cilt sayfa 409″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal]
DAHİLİYE FARMAKOLOJİ REFERANSLARI
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/103.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/107-2.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/109-1.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/111-1.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/115.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/117.png)
![](https://tustime.com/wp-content/uploads/2021/09/119.png)
Değerli meslektaşlarım,
Öncelikle hepinize geçmiş olsun. Hayatınızda zorlu dönemeçlerden birisi olan TUS sınavına girdiniz ve TUS sınavının stresini geride bıraktınız. Şimdiye kadar verdiğiniz tüm emeklerin karşılığını almanız, gönlünüzden geçen uzmanlık eğitimini kazanmak ve hayallerinize kavuşmanızı ümit ederiz.
Sınavı değerlendirdiğimizde; 30 pediatri sorusunun, bir tanesi çocuk psikiyatrisi konularından geriye kalanların ise pediatri konularından geldiğini görmekteyiz. Soru dağılımları açısından; Yenidoğan: 3 soru, Acil-Yoğun Bakım: 3 soru, Romatoloji: 3 soru, Enfeksiyon: 2 soru, Hematoloji: 2 soru, Onkoloji: 2 soru, Nöroloji: 2 soru, Allerji: 2 soru, Kardiyoloji: 2 soru, Genetik: 1 soru, Aşı:1 soru, Gastroenteroloji: 1 soru, Metabolizma: 1 soru, İmmunoloji: 1 soru, Nefroloji: 1 soru, Göğüs hastalıkları: 1 soru, Endokrinoloji: 1 soru olacak şekilde sorulduğunu görmekteyiz. Soruların yarısını vaka soruları şeklinde, yarısı ise klasik bilgi sorgulanması şeklinde sorgulandığını görmekteyiz.
Herkesin gönlünden geçen sonuçların alınması dileklerimizle…
Saygılarımızla
TUSTİME PEDİATRİ EDİTÖRLERİ
REFERANSLAR
ZORLUK DURUMU : Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 44: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 477-478″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 45: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 254″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Yenidoğan
ZORLUK DURUMU : Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 46: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 575-576″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Endokrinoloji
ZORLUK DURUMU : Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 47: Infotus Dahiliye, 7. Baskı, 319-320″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Romatoloji
ZORLUK DURUMU : Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 48: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 246″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Yenidoğan
ZORLUK DURUMU : Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 49: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 197″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Hematoloji
ZORLUK DURUMU : Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 50: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 340″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Acil-Yoğun bakım
ZORLUK DURUMU : Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 51: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 343″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Acil-Yoğun bakım
ZORLUK DURUMU : Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 52: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 343,346″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Acil-Yoğun bakım
ZORLUK DURUMU : Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 53: Infotus Mikrobiyoloji, 6. Baskı, Sayfa 257″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Enfeksiyon
ZORLUK DURUMU : Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 54: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 158,445″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Enfeksiyon
ZORLUK DURUMU : Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 55: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 511″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Göğüs hastalıkları
ZORLUK DURUMU : Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 56: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 428″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Allerji
ZORLUK DURUMU : Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 57: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 405″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : İmmunoloji
ZORLUK DURUMU : Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 58: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 93-94″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : İnfeksiyon
ZORLUK DURUMU : Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 59: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 208-209″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Hematoloji
ZORLUK DURUMU : Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 60: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 430″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Allerji
ZORLUK DURUMU : Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 61: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 225-226″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Onkoloji
ZORLUK DURUMU : Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 62: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 563″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Kardiyoloji
ZORLUK DURUMU : Zor
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 63: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 560″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Kardiyoloji
ZORLUK DURUMU : Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 64: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 313″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Metabolizma
ZORLUK DURUMU : Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 65: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 134″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Gastroenteroloji
ZORLUK DURUMU : Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 66: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 231″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Onkoloji
ZORLUK DURUMU : Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 67: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 479-480″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Romatoloji
ZORLUK DURUMU : Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 68: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 21,286″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Nöroloji
ZORLUK DURUMU : Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 69: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 293-294″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Nöroloji
ZORLUK DURUMU : Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 70: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 63″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Genetik
ZORLUK DURUMU : Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 71: Infotus Küçük Stajlar, 7. Baskı, Sayfa 71″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal]
DİĞER BRANŞLARA VERİLEN REFERANSLAR
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 2: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 128″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Aspergillus-Vorikonazol
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 3: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 120″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Menenjit-papil ödem
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 4: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 120″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : T hücre-kriptokok
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 11: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 531″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Grafide kalbin sol sınırları
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 12: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 139″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Akalazya
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 26: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 451″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Nefrotik sendrom
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 27: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 437″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Dismorfik eritorist-nefritik
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 40: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 343″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Nabızsız elektriksel aktivite
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 75: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 607″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Düzeltilmiş sodyum
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 87: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 150″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Chron-Terminal ileum
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 97: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 552″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : İnfektif endokardit -Duke kriterleri
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 100: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 343″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Arrest-düzeltilebilir nedenler
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 102: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 266″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Doğumsal konjenital diafragma herni
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Temel Bilimler Soru 20: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 572″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Hipofiz hormonları
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Temel Bilimler Soru 53: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 169″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Glukronil transferaz
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Temel Bilimler Soru 55: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 463″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : İYE-suprapubik aspirasyon
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Temel Bilimler Soru 62: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 111″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Kızıl-pirojenik ekzotoksin
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Temel Bilimler Soru 66: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 101″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : EBV-Downey hücresi
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Temel Bilimler Soru 67: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 103″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : E. subitum-6. hastalık
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Temel Bilimler Soru 74: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 81″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Polisakakrid aşı-meningokok
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Temel Bilimler Soru 84: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 439″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Alport -biyopsi
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Temel Bilimler Soru 87: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 306″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Feokromasitoma-Hemanjiblastom-Renal hücreli karsinom
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Temel Bilimler Soru 91: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 55-56″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Vitamin B12 eksikliği
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Temel Bilimler Soru 93: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 553″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Romatizmal kalp-moleküler benzeşi
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Temel Bilimler Soru 102: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 350″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Organofosfor zehirlenmesi bulguları
[/ultimate_modal]
REFERANSLAR
Cerrahide apse eşittir drenaj. Drenajın radyolojik olarak perkütan yapılmaktansa cerrahi olarak yapılması; palpasyon bulgusu ve insizyon hattı boyunca olan ultrason bulgusuyla anlaşılıyor. Ciltten derinde ve belirli bir yerde lokalize apseler için perkütan drenaj daha minimal invaziv bir işlem olarak tercih edilir.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 75. INFOTUS GENEL CERRAHİ 6. Baskı sayfa – 55″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]ZORLUK DURUMU :KOLAY
HASTANEYE BAŞVURAN BİR HASTANIN KŞ;300 MG/DL SERUM SODYUM DÜZEYİ İSE;128Meq/L OLARAK ÖLÇÜLÜYOR BU HASTANIN DÜZELTİLMİŞ SODYUM DÜZEYİ NEDİR ŞEKLİNDE SORULMUŞ BİR SORU.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 76. INFOTUS GENEL CERRAHİ 6. Baskı sayfa – 244″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : HEMOSTAZİS–CERRAHİ KANAMA VE KAN TRANSFÜZYONLARI – ZORLUK DURUMU :KOLAY
Olağan şüpheli bir seçenekle test tekniğindeki ‘sadece’ vurgusu yine karşımıza çıkıyor.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 77. INFOTUS Mikrobiyoloji 7. Baskı sayfa – 100″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 78. INFOTUS GENEL CERRAHİ 6. Baskı sayfa – 262″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Karın Travmaları ve Cerrahisi ZORLUK DURUMU : Kolay
Adından da anlaşılacağı gibi definitif tedavinin yerine hastayı o an için hayatta tutabilmek için
planlanmış bir stratejidir. Kanamanın kontrol altına alınması ve kontaminasyonun önlenmesi temel amaçtır. Hayatta kalması sağlanan hasta sonraki seanslarda definitif cerrahi geçirme şansına sahip olacaktır. Bu durumdaki hastada amaç en kısa sürede en vital müdahaleyi yapabilmektir. Ölüm üçgeni olarak bilinen hipotermi, asidoz ve koagülopati hasar kontrol cerrahisinin en önemli endikasyonlarıdır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 79. INFOTUS GENEL CERRAHİ 7. Baskı sayfa – 207″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 80. INFOTUS GENEL CERRAHİ 6. Baskı sayfa – 451″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : KARACİĞER HASTALIKLARI VE CERRAHİSİ – ZORLUK DURUMU : KOLAY
Klasik risk belirleme sınıflandırma soruları son dönemde sıkça karşımıza çıkıyor.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 81. INFOTUS GENEL CERRAHİ 6. Baskı sayfa – 170″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]ZORLUK DURUMU : KOLAY
MEME CERRAHİSİNDE AKSİLLER DİSEKSİYON SIRASINDA HANGİ SİNİRİN KESİLMESİ ÜST KOLUN MEDİAL YÜZÜNÜN DUYUSAL İLETİMİNİ BOZAR.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 82. INFOTUS GENEL CERRAHİ 6. Baskı sayfa – 164″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]ZORLUK DURUMU : KOLAY
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 84. INFOTUS GENEL CERRAHİ 6. Baskı sayfa – 114″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]ZORLUK DURUMU : ZOR
SİSTRUNK AMELİYATININ SORGULANDIĞI BİR SORU
KİST TRAKTUSUNUNDA İÇİNDE OLDUĞU TOTAL EKSİZYON VE SANTRAL HİYOİD KEMİK EKSİZYONU YAPILMALIDIR.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 85. INFOTUS GENEL CERRAHİ 6. Baskı sayfa – 281-282″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Özefagus Hastalıkları ve Cerrahisi ZORLUK DURUMU : Kolay
Gastrointestinal sistem kanserlerinin risk faktörleri sık sorgulanan konu başlıklarıdır. Gelişmekte olan ülkelerde en sık görülen özefagus kanseri yassı hücreli karsinomudur. Gelişmiş ülkelerde ise adenokanser daha sık görülmektedir.
Yassı hücreli karsinomun risk faktörleri;
- Sigara, alkol, Nitrozaminli gıdalar, Human Papilloma virüs inf., A, C, E vitaminleri, riboflovin, çinko ve molibden,
- eksikliği, aşırı sıcak gıda tüketimi, koroziv striktürler, akalazya, Zenker divertikülü, Çölyak hastalığı, özefagus leiyomyomu, tilozis (%100 risk), Plummer Winson sendromu, Fankoni Anemis
- Gastroözefagial reflü hastalarının en ciddi komplikasyonu olan barret özefagus adenokanser gelişimi için risk faktörüdür.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 86. INFOTUS GENEL CERRAHİ 6. Baskı sayfa – 425″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : GİS KANAMALAR, FİSTÜLLER VE OBSTRÜKSİYONLAR – ZORLUK DURUMU : ORTA
Olağan şüpheli bir seçenekle test tekniğindeki ‘-abilir,-ebilir’ ekleri yerine ‘gerek duyulmaz’ gibi keskin vurgular karşımıza çıkıyor ve soruyu kolaylaştırıyor.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 87. INFOTUS GENEL CERRAHİ 6. Baskı sayfa – 329″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : İnce barsak hastalıkları ve cerrahisi ZORLUK DURUMU : Kolay
Crohn hastalığı gastrointestinal sistemde her yerinde görülme potansiyeline sahip atak ve remisyonlarla giden, barsak duvarını tam kat olarak tutan iflamatuvar barsak hastalığıdır. En sık tutulum gösterdiği yer terminal ileumdur bun nedenle terminal ileit olarakta isimlendirilir.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 88. INFOTUS GENEL CERRAHİ 6. Baskı sayfa – 377″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : KOLON VE REKTUM HASTALIKLARI VE CERRAHİSİ – ZORLUK DURUMU : ORTA
Kolorektal anatomisi ait kolay bir soru.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 89. INFOTUS GENEL CERRAHİ 6. Baskı sayfa – 377″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : KOLON VE REKTUM HASTALIKLARI VE CERRAHİSİ – ZORLUK DURUMU : KOLAY
Tüm şıklar anal fissür tedavisi için tercih edilebilirken ilk aşamada cerrahi düşünülmez.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 90. INFOTUS GENEL CERRAHİ 6. Baskı sayfa – 388″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : KOLON VE REKTUM HASTALIKLARI VE CERRAHİSİ – ZORLUK DURUMU : KOLAY
ADBG üzerinden de daha önce sorgulanan klasik sigmoid volvulus görüntüsü.Kahve çekirdeği,ters U, omega. Kolay bir soru.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 91. INFOTUS GENEL CERRAHİ 6. Baskı sayfa – 369″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : APENDİKS HASTALIKLARI VE CERRAHİSİ – ZORLUK DURUMU : ORTA
Akut apandisitin özel muayene bulgularını sorgulayan bir soru.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 92. INFOTUS GENEL CERRAHİ 6. Baskı sayfa – 228″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Karın duvarı fıtıkları ve cerrahisi ZORLUK DURUMU :Orta zor
Soruda verilen hasta gerçek anlamda insizyonel ( port yeri ) hernisidir. Ancak sorunun şıkları baktığımızda yok. Soruda verilen vakada barsak duvarının bir kısmının port yerinde görülmesi, obstrüksiyon bulguları olmadan strangülasyon gelişmesi durumu Richter hernisinde görülür. Richter hernisi genelde daha çok femoral hernilerde görülür.
Littre fıtığı: Fıtık kesesi icerisinde sadece Meckel divertikülünün olduğu durumlardır.
Amyand fıtığı: fıtık kesesi içerisinde appandiks vermiformis in bulunması durumudur.
Obturator fıtıklar: Sağda daha sık gorulur bilateral de olabilir. Kadınlarda daha sık olur. Hastaların
yaklaşık %90’ı intestinal obstruksiyonla başvurur. En mortal olan hernidir. Bazı belirtiler görülür.
Howship-Romberg belirtisi (kalça, diz, uyluk iç yüz ağrısı)
Spiegelian fıtığı: Spiegal hattından (linea semilunaris) oluşan fıtıklardır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 93. INFOTUS GENEL CERRAHİ 6. Baskı sayfa – 439″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : KARACİĞER HASTALIKLARI VE CERRAHİSİ – ZORLUK DURUMU : ORTA
Piyojenik apselerde sarılık daha sık eşlik eder.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 94. INFOTUS GENEL CERRAHİ 6. Baskı sayfa – 467″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : SAFRA KESESİ VE SAFRA YOLLARI HASTALIKLARI VE CERRAHİSİ – ZORLUK DURUMU : KOLAY
Safra kesesi polipoid lezyonları 1 cm yani 10mm kadar takip gerektirmektedir.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 95. INFOTUS GENEL CERRAHİ 6. Baskı sayfa – 477″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : PANKREAS HASTALIKLARI VE CERRAHİSİ – ZORLUK DURUMU : KOLAY
Akut pankreatitteki en sık etiyoloji biliyer sistemdeki safra taşına bağlı gelişen durumdur.Ranson kriterleri bile biliyer ve non biliyer olarak ayrılmaktadır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 96. INFOTUS GENEL CERRAHİ 6. Baskı sayfa – 219″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Dalak hastalıkları ve cerrahisi ZORLUK DURUMU : Kolay
- Paraziter infeksiyon dalak kistlerinin tüm dünyada görülen en sık nedeni olup bunların çoğu
Ecinococcus kistleridir.
- Semptomlar genelde sol üst kadranda kitle veya mideye bası yapan bir lezyon olarak görülür.
- Tanıda USG kistik kitleyi saptamada etkili
- Ekinokokal antikorların serolojik olarak araştırılması kistik lezyonu paraziter olarak anlaşılmasını
sağlar.
- Semptomatik kistlerde splenektomi en uygun tedavi seçeneği
- Non paraziter kistlerin büyük çoğunluğu travmaya bağlı olarak gelişen psödokistlerdir. Dermoid,
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 97: INFOTUS DAHİLİYE 8. Baskı 1. Cilt sayfa 70″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 98: INFOTUS KÜÇÜK STAJLAR 7. Baskı sayfa 223″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 100: INFOTUS PEDİATRİ 7. Baskı sayfa 343″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
[/ultimate_modal]
DİĞER BRANŞLARA AİT REFERANSLAR
Künt batın travmalı hastalarda batın muayenesinde akut batın bulguları var ise hemodinamisi stabil olsun ve ya olmasın laparatomi yapılmalıdır. Batın muayenesi doğal veya şüpheli ise hemodinamisi stabil olsun veya olmasın ilk seçenek USG. USG diğer bir ifadeyle FAST yapılır, batın içinde sıvı saptanması durumunda hastanın hemodinamisine bakılır hemodinamik olarak instabil ise acil laparatomi endikasyonu vardır. Ancak hemodinamisi stabil olan hastalarda batın içi sıvının kaynağını ortaya koymak amacıyla IV kontrastlı batın BT çekilmelidir.
[/ultimate_modal]
Değerli meslektaşlarımıza öncelikle geçmiş olsun.
Sınava genel olarak baktığımızda diğer branşlardan farklı olarak ayrıntılı bilgi sorularının daha fazla olduğu olduğunu söyleyebiliriz.
Küçük stajlar sorularında son yıllara benzer şekilde bilgiyi klinik içinde sorgulayan sorular ağırlıktaydı. Derslerimizde vurguladığımız gibi hastalıkları kliniği ile düşünmeyi artık küçük stajlar için de olmazsa olmaz kabul edebiliriz.
Derslerde birebir anlattığımız, bunu sorabilirler diye vurguladığımız birçok konu sınavda sorulmuş olduğunu görmek bizleri memnun etti, yine sadece INFOTUS KÜÇÜK STAJLAR kitabı 230 sayfada uç/detay bilgi soruları dışında diğer soruların tamamına referans oldu. Kitabı hazırlarken kolay tekrar edilebilir kitabımız TUS için ne kadar yeterli olduğunu bir kez daha ispatladı.
Genel olarak orta ve zor soruların ağırlıklı olarak sorulduğu bu sınav Küçük Stajlar bölümün TUS için önemli olduğunu ve düzenli çalışma gerektirdiğini kursiyerlerimize hatırlatmak istiyoruz. Herkesin istediği uzmanlığı ulaşması dileklerimizle…
REFERANSLAR
Dermatolojide hastalıkları cilt lezyonlarına göre 2 gruba ayrırız:
1- Ertemli ya da papüllosqumöz hastalıklar
2- Vezikobüllöz hastalıklar
Psoriasis ilk grupta olan hastalıklardan biridir. Pemfigus ise büllöz hastalıktır.
Eritemli skuamlı hastalıklar
- Psoriasis
- Liken Planus
- Pitriasis rosea
- Seboreik dermatit
- Pitriasis rubra pilaris
- Sifiliz
- Mikozis fungoides
- Tinea korporis
Kutanöz T hücreli lenfoma
VEZİKÜLOBÜLLÖZ HASTALIKLAR
- Subkorneal yerleşimli büller
Nikolsky (+)’dir.
Büllöz impetigo
SSSS (Ritter hastaligi)
Pemfigus foliaceus
impetigo herpetiformis
- Intraepidermal yerlesimli büller
Nikolsky (+)’dir.
HSV
Zona zoster
Pemfigus vulgaris
- Subepidermal yerlesimli büller
Nikolsky (-)’dir.
Büllöz pemfigoid
Stevens-Johnson sendromu
Dermatitis herpetiformis
Lineer lgA hastaligi
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 31: INFOTUS Küçük Stajlar 7.baskı Sayfa 122,123″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Dermatoloji – ZORLUK DÜZEYİ : Kolay
Kadın hastada, yüzün çıkıntılı bölgelerinde görülen eritem, telenjektazi püstüler lezyon tarifi Rosesea hastalığı ile uyumludur.
Akne Rozasea (Gül Hastalığı)
Genelde postmenopozal kadınlarda daha sık görülen, yüzde eritem ve telenjiektaziler üstünde papül ve püstül gelişimi ile karakterize bir hastalıktır. Genelde yüzün çıkıntılı bölgelerini tutar. Skar gelişmez. Gözde keratit sonucu körlük gelişebilir.
Burunda yağ bezlerinin hipertrofisi ile loblu büyük burun (RİNOFİMA) görülebilir.
Tedavi:
Retinojel (Antikoredojen+ hiperkeratinizasyonu önler), AB’ler (Tetrasiklin, Minosiklin, Eritromisin).
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 32: INFOTUS Küçük Stajlar 7.baskı Sayfa 32″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Nöroloji – ZORLUK DÜZEYİ : Orta
Eaton Lambert Sendromunu sorguladıkları güzel bir soru, Asetilkolinin presinaptik salımının bozulmasının sebebi presinaptik Ca kanallarına karşı otoantikor gelişimidir.
EATON–LAMBERT SENDROMU
Bir paraneoplastik sendromudur. En çok akciğer küçük hücreli karsinomda görülür. Presinaptik Ca++ kanallarına karşı otoantikor oluşumu ile karakterizedir.
MG’den farkı:
- Sabah güçsüzlüğü vardır. Egsersiz gücü artırır Başlangıçtaki yorgunluk gittikçe azalır.
- Ekstaokuler kaslar tutulmaz
- Tensilon testine yanıt yoktur, EMG’de Repetetif stimülasyonda İncrement yanıt” (artış yanıtı) alınır
(en hassas yöntem) (patognomoniktir. )
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 33: INFOTUS Küçük Stajlar 7.baskı Sayfa 29″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Nöroloji – ZORLUK DÜZEYİ : Kolay
ALS Klasik olarak üst ekstremitede alt MN, alt ekstremitede üst MN bulguları ile giden bir hastalktır ve ekstraoküler kaslar etkilenmez. Soruda da diplopinin olmadığı sorgulanmaktadır.
AMYOTROFİK LATERAL SKLEROZ (ALS) Kortiko spinal traktus (Primer lateral skleroz) ve Ön boynuz hücresi (Progresif muskuler atrofi) tutulumlarının karışımıdır; dolayısıyla üst ve alt motor nöron tipi defisitin birlikte bulunduğu durumdur. “Klasik olarak üst ekstremitede alt, alt ekstremitede üst motor nöron bulguları hakimdir. Ön boynuz ve piramidal yol birlikte tutulur. % 20 hastada başlangıç semptomu bulbar kasların zayıflığı ile ilişklilidir. Bulbar tutulum yutma, çiğneme, öksürme ve konuşma güçlüğü ile ortaya çıkar. Muayenede düşük yumuşak damak, azalmış öğürme refleksi ve dil fasikülasyonları görülür. Üst ve alt ekstremite kaslarında zayıflık % 40 hastada mevcuttur. Muayenede sensorial defisit yoktur. Ekstraoküler kaslar ve sfinkter tutlumu yoktur. Orta yaşta ve erkekte sık görülür. Progresif seyreder ve 3–5 yıl içinde ölüm gelişir. En sık ölüm nedeni akciğer infeksiyonları ve solunum yetmezliğidir. Riluzol, mortaliteyi geciktirebilir.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 34: INFOTUS Küçük Stajlar 7.baskı Sayfa 15,47″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Nöroloji – ZORLUK DÜZEYİ : Kolay
Sık sık derslerde vurguladığımız soru geldi J
Hipertansiyonla ilişkili spontan intraserebral hemorajileri en sık lokasyonu putamendir
SPONTAN İNTRASEREBRAL HEMATOM
ETYOLOJİ
%80 Hipertansif kanamalar sorumludur. (Charcot Bouchart Anevrizması) Putaminal kanamalar (%40–50)
En sık intaserebral kanama putamen lokalizasyona olur.
Pons kanaması
Olayın başlangıcından itibaren; şuur akut olarak kapalıdır.
Pons kanaması en ağır serebral kanama tipidir.
Lober kanama
Arteriovenöz malformasyon veya tümör araştırılmalıdır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 35: INFOTUS Küçük Stajlar 7.baskı Sayfa 66″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Psikiyatri – ZORLUK DÜZEYİ : Orta
Genç, erkek hasta; uzun süredir sosyalleşmeyen, işlevselliği bozulmamış ancak herkesten uzak bir hayat sürüyor. Şizoid kişilik bozukluğu karakterize edilmiş. Düşünce içeriğinin bozulmadığını not etmeliyiz.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 36: INFOTUS Küçük Stajlar 7.baskı Sayfa 66″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Psikiyatri – ZORLUK DÜZEYİ : Kolay
Genç kadın hasta, abartılı tarifler, hareketler ile dikkat çekmeyi seven hastada Histriyonik kişilik bozukluğ tariflenmiştir.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 37: INFOTUS Anatomi 8.baskı Sayfa 519″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Nöroloji-FTR – ZORLUK DÜZEYİ : Zor
Lateral epikondilitte elin ekstansör kasları etkilenir, el dorsafleksiyon yaparken ağrı olur. Buna benzer bir kas grubunu innerve eden ise p. interosseöz sinirdir. Dolaylı olarak ayırıcı tanı yapılan zor bir soru. Temel anatomi bilgileri ile yapılabilir.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 39: INFOTUS Farmakloji 8.baskı, INFOTUS Pediatri 8.baskı Sayfa 185,353″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Acil – ZORLUK DÜZEYİ : –
Metanol intoksikasyonunda Etil alkol ya da fomepizol verilir. Yine Hemodiyaliz ve asidoz düzeltmek için sodium bikarbonat kullanılır.
Metanol
Metil alkol sanayide solvent olarak kullanılır. Metabolizması etil alkole benzemektedir. Metanolün toksik etkilerinden metabolizması sonucu oluşan Formaldehit sorumludur. Formaldehit retina hücrelerini zarar verir ve böylece körlük ortaya çıkar.
Metil Alkol Metabolizması ve Toksik Metabolit Oluşumu
Zehirlenmesinde:
Görme bozukluğu, konvülsionlar, asidoz, solunum depresyonun ve ölüme varabilen etkiler ortaya çıkar.
Tedavide;
Etil alkol kullanılır. Etil alkol; alkol dehidrogenaza daha yüksek affinite ile bağlanarak metanol metabolitlerinin oluşumunu önler. Asidozu düzeltmek için Sodyum Bikarbonat kullanılır.
Fomepizol; Metil alkol zehirlenmesinde kullanılan, Alkol dehidrogenaz inhibitörüdür aynı zamanda etilen glikol (antifriz) zehirlenmesinde de kullanılır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 40: Infotus Pediatri, 7. Baskı, Sayfa 343″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Nabızsız elektriksel aktivite
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 41: INFOTUS Dahiliye Cilt-2 8.baskı Sayfa 179″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Nükleer Tıp – ZORLUK DÜZEYİ : Kolay
Soruda subakut tiroidit sonrası TSH’ı baskılanmış bir hastadan bahsediliyor. Bu hastaya Radyoaktif iyot uptake testtleri yapıldığında baskılanmış olacağı için ikisi de azalmış tutulum gösterecektir.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 42: INFOTUS Genel Cerrahi 6.baskı Sayfa 256″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Radyoloji – ZORLUK DÜZEYİ : Kolay
Künt travmalara sonrası önce USG ile batında serbest mayi görülmüş, sonra da BT ile sorunun kaynağı anlaşılmaya çalışılacaktır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 97: INFOTUS Dahiliye Cilt-1 8.baskı Sayfa 70″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Kardioloji-KVC – ZORLUK DÜZEYİ : Kolay
Enfektif endokardit tanı kriterlerini bilmekte her zaman fayda vardır. Bir tablo halinde ayrıntılı bakalım;
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 98: INFOTUS Küçük Stajlar 7.baskı Sayfa 215″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : KVC – ZORLUK DÜZEYİ : Kolay
Periferik arter hastalığı, en sık aterosklerozis nedeniyle aralıklı bacaklarda ağrı ile başlayan sonra diğer P bulguları ile giden bir hastalıktır.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 99: INFOTUS Farmakoloji 8.baskı Sayfa 219″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Anestezi – ZORLUK DÜZEYİ : Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 102: INFOTUS Küçük Stajlar 7.baskı Sayfa 184,185″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Anestezi – ZORLUK DÜZEYİ : Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 104: INFOTUS Küçük Stajlar 7.baskı Sayfa 172″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Ortopedi – ZORLUK DÜZEYİ : Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 105: INFOTUS Küçük Stajlar 7.baskı Sayfa 184″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Çocuk cerrahisi – ZORLUK DÜZEYİ : Orta
Kapiller hemanjiom ve hemanjioendotelyomalar spontan regresyon gösterir. Genelde birşey yapmaya gerek yoktur.
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 108: INFOTUS Küçük Stajlar 7.baskı Sayfa 93″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : Göz – ZORLUK DÜZEYİ : Zor
Hasta, bir enfeksiyon sonrası sırayla sağ ve sol gözde propitozis, orbital konjesyon ve pitozis, sağ gözde total oftalmopleji şikayetleri ile başvuruyor. Kısa sürede olan bu durum sinüzit sonrası gelişen etmoid sinus trombozu komplikasyonudur.
Sinüzit komplikasyonlarına bakalım.
Tedavi: Efuzyonlu otit tanısı alan çocukların % 40 ında kültürde bakteryel üreme olur. Bu nedenle antibyotik tedavisi şarttır. Ek olarak dekonjestan, antihistaminik, antienflamtuar, mukolitik tedaviye eklenebilir. Tedavi ile sonuç alınamayan hastalarda kulak zarına takılan ventilasyon tüpü (anteroinferior) ile orta kulak dışarıdan havalandırılır.[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 107: INFOTUS Küçük Stajlar 7.baskı Sayfa 91,92″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]KONUSU : KBB – ZORLUK DÜZEYİ : Orta
Akut Otitis Medianın komplikasyonlarından biri fasial paralizidir. Fasial sinir dekompresyonu yapılmadan önce altta yatan nedenlerin tedavisi gereklidir.
Akut Otitis Media Komplikasyonları:
- Ekstrakranial komplikasyonlar (intratemporal)
- Koalesan mastoidit
AOM da en sık görülen koplikasyondur. AOM ‘da tedaviye rağmen ateş devamı veya sık tekrar eden AOM atakları mastoiditi akla getirmelidir.
- Subperiostal abse
En sık postauriküler bölgede görülür. Buradan yayılabilir. Sternocleidomastoid adeleye yayılırsa Bezold absesi, digastrik adalenin venter posterioruna yayılırsa citelli absesi denir.
- Fasial paralizi
AOM’da neden fasial sinirin mikroorganizmalarla etkilenmesidir. Tedavisinde antibioterapi ve miringotomi (parasentez) yapılır.
- Labirentit
Şiddetli baş dönmesi ve sensoryal işitme kaybı oluşur.
- Petrozit
Gradenigo sendromuna yol açabilir. Petroz apex sendromu olarak bilinir. Gradenigo sendromu süpüratif otiti izleyen dönemde trigeminal sinir oftalmik dalları dağılımında ağrı ile karakterizedir. Abducens paralizisi vardır. Kliniğinde kulakta akıntı, diplopi, göz arkasında ağrı görülür.
Tedavi: Efuzyonlu otit tanısı alan çocukların % 40 ında kültürde bakteryel üreme olur. Bu nedenle antibyotik tedavisi şarttır. Ek olarak dekonjestan, antihistaminik, antienflamtuar, mukolitik tedaviye eklenebilir. Tedavi ile sonuç alınamayan hastalarda kulak zarına takılan ventilasyon tüpü (anteroinferior) ile orta kulak dışarıdan havalandırılır.
[/ultimate_modal]
2021 SONBAHAR TUS DEĞERLENDİRMESİ
Sınav kolay-orta bir sınavdı.Obstetriden 5 soru, jinekolojiden 5 soru,reprodüktif endokrinolojiden 1 soru,onkolojiden 1 soru geldi.
Obstetri sorularından 3 tanesi klinik uygulama bilgisini sorguluyordu.2 tanesi bilgi sorusu idi.
Endokrinden 3 soru beklerken 1 sorunun olması şaşırtıcıydı.Soruların daha çok klinik deneyim gerektiren bilgilere kayması bu dağılımı oluşturmuş olabilir.Zor soru yoktu.Özellikle son 10 yılda çıkan TUS sorularının modifiye edilmiş halleri soruldu.
TUSTIME KADIN DOĞUM EDİTÖRÜ
REFERANSLAR
Açıklama:
Gebelik kolestazı transaminazları artırabilir.Kaşıntı yapabilir.Safra asitlerini artırabilir.İntrauterin fetal ölüme nadirende olsa neden olabilir.Ancak tromboemboli ile ilişkisizdir.
Gebelik Tromboemboli
35 yaş üzeri gebeliklerde tromboemboli riski iki kat artar. Obezite ve nefrotik sendrom önemli bir risk faktörüdür.Risk doğuma yaklaştıkça artar ve en yüksek risk hemen doğum sonrası (postpartum) evrede gelişir.
Tromboemboli riskini en fazla arttıran kişisel risk faktörü faktör 5 leiden mutasyonudur.
Gebelikte tromboembolinin en sık nedeni ise veöz stazdır.
Konu:Obstetri(Sistemik hastalıklar)
Zorluk:Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 110: INFOTUS KADIN DOĞUM 6.Baskı sf:107″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
Açıklama:
Birinci trimester USG’sinde fetal ağırlık önemsizdir.Uterin kavitede önce Gestasyonel kese ,sonra yolksak ve sonra embriyo görülür.Embriyoda CRL ölçümü yapılır.CRL 5mm olduğunda fetal kalp atımı görülmelidir.
Ultrasonografi (USG)
Non–invaziftir. Anne ve bebeğe zarar verdiğine dair objektif veri ve kanıt yoktur.
Gebeliğin ilk trimesterinde özellikle:
Antropometrik ölçümler (ilk trimesterde gestasyon yaşı tayininde hata payı düşüktür)
Pelvik patolojilerin tespiti (myom, adneksiyal kitle)
Gebeliğin 2. trimesterinde özellikle:
Konjenital anomalilerin belirlenmesi (ikinci trimester özellikle önemli ve avantajlı bir dönemdir ve
18. gebelik haftasından sonra anomali taraması yapılması önerilir)
Gebeliğin 3. trimesterinde özellikle:
Fetal biyofizik profil değerlendirilmesi amacıyla uygulanır.
Konu:Obstetri(Fetal iyilik halinin değerlendirilmesi)
Zorluk:Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 111: INFOTUS KADIN DOĞUM 6.Baskı sf:142″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
Açıklama:
Daha önce benzeri sorulmuş bir soru.
Konu:Obstetri(Gebeliğin sık gelişen komplikasyonları)
Zorluk:Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 112: INFOTUS KADIN DOĞUM 6.Baskı sf:239″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
Açıklama:CRH piki ile doğum gerçekleşir.
Konu:Obstetri,Reproduktif endokrinoloji(Gebelik endokrinolojisi)
Zorluk:Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 113: INFOTUS KADIN DOĞUM 6.Baskı sf:153″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
Açıklama:Verici fetusta idrar olmaz.
İkiz–ikiz Transfüzyon Sendromu
Sadece monokoryonik gebeliklerde görülür (%15).
En sık gözlenen anastomoz tipi arter–arter anastomozudur (%75).
Klinik olarak en önemlisi ise arter–ven anastomozu ile olan transfüzyondur.
Alıcı fetus daha iri, kalp yetmezlikli, hipertansif, polistemik, ödematöz, polihidramniotik ve pleotorik görünümdedir ve artmış serebral palsi riski mevcuttur.
Verici ikiz ise küçük, gelişme gerilikli, anemik, oligohidramniotik, dehidrate ve hipovolemiktir.
Tanıda monokoryonik diamniotik gebeliğin olması ve ikizlerden birinde polihroamnios diğerinde oligohidroamnios saptanması yardımcıdır.
İkizden ikize transfüzyon sendromu Quintero evreleme sistemi ile evrelendirilir.
Evre I: Uyumsuz amniyotik sıvı hacimleri var ancak verici ikizin mesanesinde sonografik olarak hala idrar görülüyor
Evre II: Evre I’deki bulgular var; ancak verici ikizin mesanesinde idrar görülemez
Evre III: Evre II ‘deki bulgular ile birlikte umbilikal arter, duktus venozus ya da umbilikal venin anormal Doppler incelemeleri
Evre IV: İkizlerden birinde asit ya da belirgin hidrops
Evre V: İkizlerden birinin ölmesi.
Konu:Obstetri(Çoğul Gebelik)
Zorluk:Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 114: INFOTUS KADIN DOĞUM 6.Baskı sf:25″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
Açıklama:Herhangi bir gebelik durumunda histeroskopi ve histerosalpingografi yapılmaz.
Histerosalpingografi (HSG)
Adetin 6-11. günleri arası uygulanır.
Kontrast madde serviks yolu ile uterus kavitesi ve tuba uterinalara verilir. Amaç, tubal açıklığın ve kavite içinde yer alan lezyonların değerlendirilmesidir.
Dezavantajları pelvik infeksiyon, pelvik adezyonların saptanamaması, tubal oklüzyon açısından
yanlış pozitif sonuçtur.
Akut pelvik infeksiyon varlığında ve gebelikte histerosalpingografi (HSG) çekilmesi kontrendikedir.
HSG, infertilite araştırmasında temel tanısal testler arasındadır
Konu:Jinekoloji(ektopik gebelik)
Zorluk:Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 115: INFOTUS KADIN DOĞUM 6.Baskı sf:52″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]Açıklama:Düzenli mensturel kanaması olan bir kadında 3 aydır menoraji olması durumunda aklımıza öncelikle hormonal ilaçlar,gebelik ve anovulasyon gelir.Hasta kontraseptif kullanmıyor.Mutlaka abortus ve ektopik gebelik açısından HCG bakılmalıdır.Ciddi kanama necdeniyle anemi açısından hemoglobin bakılmalıdır.Anovulasyona neden olab ilecek endokrin nedenler için TSH ve prolaktin bakılır.Birden oluşan hemoraji trombosit patolojilerinden kaynaklanabilir.Mutlaka USG yapılmalı ve endometrial polip ve myoma uteri açısından hasta değerlendirilmelidir.Bu hastada FSH ve LH’nın tanıda bize yardımı olmayacaktır.
Konu:Jinekoloji(Anormal uterin kanama)
Zorluk:Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 116: INFOTUS KADIN DOĞUM 6.Baskı sf:54″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
Açıklama:Daha önce laparoskopinin endometrial polipi göremeyeceği sorulmuştu.Esasen aynı soru.Subseröz myomu histeroskopiyle göremezsiniz.
Tip 0,1,2 myomlar histeroskopiyle;tip 5,6,7 myomlar laparoskopiyle görülüp çıkarılabilir.
Konu:Jinekoloji(Myoma uteri)
Zorluk:Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 117: INFOTUS KADIN DOĞUM 6.Baskı sf:243″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]Açıklama:
Estradiol 200pg/ml ve üzerinde, 50 saatten fazla kalırsa LH tetiği çekilir.
LH tetiğinden 24-36 saat, LH pikinden yaklaşık 12 saat sonra ovulasyon gerçekleşir.
Estrojen 200 pg/ml üstünde 50 saatten fazla kaldığında pozitif feedbackle LH tetiğini çeker.
Midsiklustaki LH piki ile ortaya çıkan cAMP aktivitesi dominant follikülde OMI’nün bu lokal inhibe
edici etkisini yener.
Primer oosit ovulasyondan hemen önce birinci mayozu tamamlar ve sekonder oosit adını alır
Sekonder oosit hemen 2. mayoza girer ve 2. mayozun metafaz safhasında duraksar. Fertilizasyon gerçekleşir ve metafazda kromozomlar eşlenirken dişi germ hücresi ikinci mayozu tamamlar.
Konu:Reproduktif endokrinoloji(Mensturel siklus fizyolojisi)
Zorluk:Kolay
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 118: INFOTUS KADIN DOĞUM 6.Baskı sf:51″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]
Açıklama:
Hipotroidi ve hiperprolaktinemi gonodotropinleri baskılayarak anovulasyona neden olabilir.
Ağır egzersiz ve anoreksiya endorfinleri artırır.Artan endorfinler GnRH’yı baskılar ve anovulasyona neden olur.
Anoreksia nervosa: Vücut ağırlığının %25 den fazlası kaybedilmiştir. FSH, LH, Serbest T3 azalmış; kortizol artmıştır.
Aşırı egzersiz endorfinleri artırır. Endorfin GnRH’yı inhibe eder.
Ancak endometrioziste anovulasyon olasılığı düşüktür.İnfertilitenin temel nedeni yapışıklıklardır.
Konu:Jinekoloji(endometriozis)
Zorluk:Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 119: INFOTUS KADIN DOĞUM 6.Baskı sf:194″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]Açıklama:
HEREDİTER OVER KANSERİ SENDROMLARI 1) Meme–over kanseri sendromu
En sık görülen herediter over kanseri sendromudur.
- kromozomda lokalize BRCA1 gen mutasyonu sıktır.
Daha az olarak 13. kromozomda lokalize BRCA2 gen mutasyonu izlenir.
2) Lynch II sendromu (herediter nonpolipozis kolorektal kanser sendromu):
Bu sendromda multipl adenokanserler görülür (over, kolon, endometrium, mide, üst üriner sistem).
Bu aile üyelerinde 3 kat fazla kanser gelişir.
hMSH2, hMLH1, PMS1 ve PMS2 genlerinde hatalı DNA tamiri izlenir.
3) Bölgeye özgü (site specific) over kanseri
En az görülen herediter over kanseri sendromudur.
BRCA1 gen mutasyonu ile ilişkili olabilir.
Konu:Onkoloji(Over kanseri)
Zorluk:Orta
[/ultimate_modal][ultimate_modal btn_bg_color=”#054961″ btn_bg_hover_color=”#00768e” modal_on_align=”left” btn_text=”Soru 120: INFOTUS KADIN DOĞUM 6.Baskı sf:202″ overlay_bg_color=”#00768e” overlay_bg_opacity=”80″ img_size=”80″]Açıklama:Sorudaki yağlı materyalle kıllı yapı dermoid kist için yeterlidir.
MATÜR KİSTİK TERATOM
Gebelikte en sık rastlanan benign over tümörüdür.
Sadece ektodermal elemanlar içeriyorsa dermoid kist olarak adlandırılır.
En sık torsiyone olan over tümörüdür.
Torsiyon en sık rastlanan komplikasyondur ve gebelikte ve puerperiumda sıklığı artar.
Benign teratom zemininde en sık gelişen malignite skuamöz hücreli kanserdir.
Ovaryan kistektomi veya nadiren ooforektomi yeterlidir.
Kontralateral tutulum nadir olduğu için karşı overe wedge biyopsi ve ya rezeksiyon yapmak gereksizdir.
Kist sıvısı peritona dökülürse kimyasal peritonite neden olabilir. Kist içeriği yağlı ve kıllıdır.Tırnak veya diş benzeri ektodermal yapılar görülebilir.
Konu:Jinekoloji(Adneksiyel kitle)
Zorluk:Kolay
[/ultimate_modal]